Illuminati, 1 Mayıs 1776’da Almanya’nın Bavyera eyaletinde hukuk profesörü Adam Weishaupt tarafından kuruldu. Amacı, kilisenin ve mutlakiyetçi yönetimlerin etkisinden kurtulmuş, özgür düşünceyi ve bilimsel aklı yaymak olan bu topluluk, Aydınlanma Çağı’nın ruhunu yansıtıyordu. “Aydınlanmışlar” anlamına gelen Illuminati, başlangıçta küçük bir öğrenci grubu olarak başladı, ancak kısa sürede gizlilik prensibiyle büyüdü.
Bavyera Illuminati’si, hiyerarşik ve gizli bir yapıya sahipti. Üyeler, çeşitli derecelerde sınıflandırılır, her seviyede farklı bilgi ve sorumluluklara sahip olurlardı. Topluluk, özellikle eğitim ve bilim alanında reformlar yapmayı hedefliyordu. Ancak bu gizli yapı, dönemin otoriteleri tarafından tehdit olarak algılandı.
1785’te Bavyera hükümeti tarafından yasaklanan Illuminati, resmi olarak sona erdi. Fakat sonraki yüzyıllarda, Illuminati ismi dünya çapında çeşitli komplo teorilerinin merkezinde yer aldı. Küresel elitlerin dünyayı gizlice yönettiği, finansal krizleri ve savaşları planladığı iddiaları ortaya atıldı. Ancak bu teoriler, somut kanıtlardan ziyade spekülasyon ve popüler kültürün ürünü olarak değerlendirilir.
Popüler Kültürde Illuminati
Illuminati, film, kitap ve müzik dünyasında sıkça işlenen bir tema oldu. Dan Brown’un “Da Vinci Şifresi” gibi eserler, bu gizemli topluluğun popüler algısını şekillendirdi. Sembolleri arasında piramit ve göz, karanlık ve gizemli yapısıyla halkın ilgisini çekmeye devam ediyor.