İzmir doğumlu ultra maraton yüzücüsü Bengisu Avcı, açık su yüzme alanındaki olağanüstü başarılarıyla yalnızca Türkiye’de değil, uluslararası arenada da saygı uyandıran bir sporcu. “Okyanus Kızı” lakabıyla tanınan Avcı, Ocean’s Seven (Okyanus Yedilisi) serisini tamamlayan ilk Türk kadın sporcu olmasıyla adını yüzme tarihine altın harflerle yazdırdı.
1996 yılında İzmir’de dünyaya gelen Bengisu Avcı, anne Meserret Avcı ve baba Hüseyin Avcı’nın kızı olarak büyüdü. Henüz altı yaşında yüzmeyle tanıştı. İlk olarak Ege Üniversitesi Yüzme Kulübü’nde spor hayatına adım attı. Eğitimini de spordan kopmadan sürdüren Avcı, Ege Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, Yüzme Antrenörlüğü Bölümü’nden mezun oldu. Akademik bilgilerini sahadaki tecrübeleriyle birleştiren Avcı, erken yaşta hem sporcu hem de antrenör kimliğiyle tanınmaya başladı.
Yüzme kariyerinin ilk dönemlerinde havuzda yarışsa da, kısa sürede açık su yüzme disiplinine ilgi duydu. 2010 yılında açık suya yönelen Avcı, yalnızca bir yıl sonra Açık Su Milli Takımı’na seçildi. 2011’den 2015’e kadar milli takım forması giyerek Türkiye’yi farklı uluslararası müsabakalarda temsil etti. Bu süreçte hem soğuk sularda dayanıklılığını hem de uzun mesafelerdeki teknik kapasitesini geliştirdi.
2016 yılında “Çılgın Türkler” yüzme ekibiyle birlikte Napoli – Capri parkurunda 34 kilometrelik mesafeyi başarıyla tamamladı. Ancak açık su sporunun zorluklarını da en ağır şekilde deneyimledi. 2017’de ilk kez denediği Manş Denizi geçişinde hipotermiye yakalanarak yarışı tamamlayamadı. Bu durum onun için bir dönüm noktası oldu. Pes etmek yerine eksiklerini analiz etti, antrenmanlarını güçlendirdi ve daha büyük bir azimle çalışmalarına devam etti.
3 Ağustos 2018’de bu azmin karşılığını aldı. Manş Denizi’ni İngiltere’den Fransa’ya 11 saat 29 dakikada yüzerek geçti. Bu başarıyla Manş’ı tamamlayan en genç ve en hızlı Türk kadın sporcu unvanını kazandı. Bu geçiş yalnızca fiziksel bir başarı değil, aynı zamanda mental dayanıklılığın da bir kanıtıydı.
Bengisu Avcı, Manş’taki başarısından sonra dünyanın en zorlu açık su parkurlarını hedef aldı. Bu hedeflerin başında Ocean’s Seven yer alıyordu. Yedi farklı kıtada, farklı iklim ve akıntılarda, toplamda yüzlerce kilometrelik parkurlardan oluşan bu seriyi tamamlamak, yüzücüler için Everest’e tırmanmakla eşdeğer görülüyor. Avcı, bu yolda ilerlerken aynı zamanda Triple Crown of Open Water Swimming unvanını da hedefledi. 2022 yılında ABD’de Catalina Kanalı’nı 11 saat 59 dakikada geçerek en hızlı Türk kadın yüzücü oldu. 2023 yılında Manhattan Adası etrafındaki 48 kilometrelik parkuru 9 saatte tamamladı. Böylece Manş, Catalina ve Manhattan üçlüsünü tamamlayarak Triple Crown unvanını alan ilk Türk kadın sporcu oldu.
Bu süreçte Cebelitarık Boğazı’nı 3 saat 24 dakikada yüzerek geçti. Şubat 2024’te Yeni Zelanda’daki Cook Boğazı’nı 10 saat 14 dakikada tamamladı ve bu etabı geçen ilk Türk sporcu oldu. Ardından Hawai’deki Molokai Kanalı’nda 12 saat 10 dakikalık bir performansla parkuru tamamlayan ilk Türk ve en hızlı Avrupalı kadın olarak Avrupa rekoruna imza attı. Molokai, güçlü akıntıları, dalgaları ve deniz canlılarıyla dünyanın en tehlikeli açık su parkurlarından biri olarak biliniyor. Avcı’nın bu etabı tamamlaması, onun ne denli üst düzey bir dayanıklılığa sahip olduğunu bir kez daha gösterdi.
20 Temmuz 2025’te İrlanda ile İskoçya arasındaki Kuzey Kanalı’nı 10 saat 48 saniyede geçerek bir ulusal rekor daha kırdı. Kuzey Kanalı, soğuk su sıcaklığı ve yoğun denizanası varlığıyla yüzücüler için son derece zorlu bir parkur olarak biliniyor. Bu geçiş, Avcı’nın fiziksel dayanıklılığının yanı sıra mental gücünü de bir kez daha kanıtladı.
Ocean’s Seven serisinde geriye tek bir etap kalmıştı: Japonya’daki Tsugaru Kanalı. 4 Ağustos 2025’te Tsugaru’yu başarıyla geçerek bu seriyi tamamlayan ilk Türk sporcu oldu. Bu başarı, onu dünya yüzme tarihine geçirdi. Ocean’s Seven’ı tamamlamak, dünyada çok az sporcunun ulaşabildiği bir hedef. Avcı, bu unvanı kazanan sınırlı sayıdaki elit yüzücüler arasına adını yazdırdı.
Açık su yüzme başarılarının yanı sıra buz yüzmede de adından söz ettirdi. 2025 başında düzenlenen IISA Buz Yüzme Dünya Şampiyonası’nda 200 metre karışık stilde dünya rekoru kırdı. Ayrıca 100 metre kelebek dalında altın madalya ve açık yaş kategorisinde bronz madalya kazandı. Böylece hem sıcak hem soğuk sularda üst düzey başarıya ulaşabileceğini kanıtladı.
Bengisu Avcı’nın başarılarının arkasında yalnızca fiziksel güç değil, aynı zamanda güçlü bir motivasyon kaynağı da var. “Gelecek neden bir risk olsun ki” mottosuyla yola çıkan Avcı, yüzdüğü her parkuru sosyal sorumluluk mesajlarıyla taçlandırdı. İklim değişikliği, çevre kirliliği ve sürdürülebilirlik konularında farkındalık yaratmak için projelere imza attı.
Antrenörlük alanında da aktif rol alan Bengisu Avcı, genç sporculara mentorluk yaparak onların potansiyellerini ortaya çıkarmalarına yardımcı oluyor. Özellikle kadın sporculara örnek teşkil eden Avcı, hem sahada hem de saha dışında ilham kaynağı olmayı sürdürüyor. Onun hikâyesi, cesaret, azim ve kararlılıkla hedeflerin nasıl gerçeğe dönüşebileceğinin somut bir örneği olarak spor tarihine geçti.
Bugün Bengisu Avcı, yalnızca kazandığı madalyalarla değil, temsil ettiği değerlerle de anılıyor. İzmir’de başlayan serüveni, dünyanın dört bir yanındaki soğuk ve sıcak sularda, akıntılarla ve dalgalarla mücadele ederek devam etti. Ocean’s Seven unvanıyla ulaştığı zirve, onun için bir son değil, yeni hedeflerin başlangıcı oldu. Bengisu Avcı, hem Türkiye’nin gururu hem de dünya yüzme camiasının saygı duyduğu bir isim olarak yoluna devam ediyor.

