| İhtişam Anlamı: Gösterişli ve etkileyici güzellik, şaşaalı durum. Köken: Ar. ihtişam. Eş Anlam: Görkem, azamet. Zıt Anlam: Sade, mütevazı. Kullanım Örneği: Sarayın ihtişamı göz kamaştırıyordu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi zenginlik sanılabilir; estetik ve görsellik de içerir. | Sükûnet Anlamı: Huzurlu ve sakin olma durumu. Köken: Ar. sükûn. Eş Anlam: Huzur, dinginlik. Zıt Anlam: Kargaşa, telaş. Kullanım Örneği: Bahçede oturup sükûneti hissetti. Yanlış Bilinen Anlam: Sessizlik sanılabilir; aslında iç huzuru da ifade eder. |
| Mükemmeliyet Anlamı: Kusursuzluk, en iyi durum. Köken: Ar. mükemmel + Farsça yet. Eş Anlam: Kusursuzluk, üstünlük. Zıt Anlam: Eksiklik, kusur. Kullanım Örneği: Projede mükemmeliyet hedeflendi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece başarı anlamına geldiği sanılabilir; kaliteyi de kapsar. | Tevazu Anlamı: Alçakgönüllülük, kibirden uzak olma. Köken: Ar. tevazu. Eş Anlam: Alçakgönüllülük, mütevazılık. Zıt Anlam: Kibir, ukalalık. Kullanım Örneği: Başarılı olmasına rağmen tevazu gösterdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sessizlik sanılabilir; davranış ve tutumu da kapsar. |
| Azim Anlamı: Kararlılık ve sebat gösterme durumu. Köken: Ar. azm. Eş Anlam: Kararlılık, sebat. Zıt Anlam: Kararsızlık, gevşeklik. Kullanım Örneği: Hedeflerine ulaşmak için azimle çalıştı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece inat sanılabilir; disiplin ve kararlılığı içerir. | Feragat Anlamı: Hak veya talepten vazgeçme. Köken: Ar. ferâgat. Eş Anlam: Vazgeçme, terk. Zıt Anlam: Israr, talep. Kullanım Örneği: Mirasından feragat etti. Yanlış Bilinen Anlam: Zorlama sanılabilir; gönüllü bir tercihtir. |
| Müspet Anlamı: Olumlu, iyi yönde olan. Köken: Ar. musbat. Eş Anlam: Olumlu, pozitif. Zıt Anlam: Menfi, olumsuz. Kullanım Örneği: Müspet sonuç alındı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece şanslı sanılabilir; çaba ve emek de etkiler. | Menfi Anlamı: Olumsuz, kötü yönde olan. Köken: Ar. menfî. Eş Anlam: Olumsuz, negatif. Zıt Anlam: Müspet, olumlu. Kullanım Örneği: Menfi etkilerden korunmak gerekir. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece zarar verici sanılabilir; etkisiz de olabilir. |
| İlham Anlamı: Yaratıcı düşünce ve fikir edinme durumu. Köken: Ar. ilhâm. Eş Anlam: Esin, fikir. Zıt Anlam: İlhamsızlık, durağanlık. Kullanım Örneği: Sanatçı ilhamını doğadan aldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece mucizevi oluş sanılabilir; çalışma ve gözlem de etkiler. | Tezahür Anlamı: Görünür olma, ortaya çıkma. Köken: Ar. tezahür. Eş Anlam: Görünüm, ortaya çıkış. Zıt Anlam: Gizlilik, saklılık. Kullanım Örneği: Fikirlerin tezahürü eserde görülüyordu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel görünüm sanılabilir; davranış ve sonuç da içerir. |
| Sadakat Anlamı: Bağlılık ve vefa gösterme durumu. Köken: Ar. sadakat. Eş Anlam: Vefa, bağlılık. Zıt Anlam: İhanet, sadakatsizlik. Kullanım Örneği: Arkadaşına olan sadakati örnek alınacak nitelikteydi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözlü bağlılık sanılabilir; davranış ve tutumu da kapsar. | İnayet Anlamı: Yardım ve lütuf gösterme. Köken: Ar. inayet. Eş Anlam: Lütuf, yardım. Zıt Anlam: Sertlik, ilgisizlik. Kullanım Örneği: Öğrencilerine olan inayeti büyüktü. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi yardım sanılabilir; manevi destek de içerir. |
| Kıvanç Anlamı: Sevinç ve gurur duyma. Köken: Türkçe. Eş Anlam: Gurur, mutluluk. Zıt Anlam: Üzüntü, keder. Kullanım Örneği: Başarılı proje onun için büyük bir kıvanç kaynağıydı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece bireysel sevinç sanılabilir; toplumsal gurur da ifade edebilir. | Hüsnü Hat Anlamı: Güzel yazı sanatı, estetik yazı biçimi. Köken: Ar. hüsn + Ar. hatt. Eş Anlam: Güzel yazı, kaligrafi. Zıt Anlam: Çirkin yazı, özensiz yazı. Kullanım Örneği: Hüsnü hat ile yazılmış Kur’an sayfaları çok etkileyiciydi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yazı sanılabilir; estetik ve sanat da kapsar. |
| Tevfik Anlamı: Başarılı olmayı sağlayan yardım ve kolaylık. Köken: Ar. tevfik. Eş Anlam: Başarı, yardım. Zıt Anlam: Engel, başarısızlık. Kullanım Örneği: Projede tevfik sayesinde başarıya ulaştı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece şans sanılabilir; çaba ve uygun koşullar da gerekir. | İstikamet Anlamı: Doğru yol, doğru davranış. Köken: Ar. istikamet. Eş Anlam: Doğruluk, yön. Zıt Anlam: Sapma, yanlış yol. Kullanım Örneği: Hayatta istikametini kaybetmedi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel yol sanılabilir; davranış ve amaç da kapsar. |
| Müdrik Anlamı: Anlayışlı ve kavrayışlı kişi. Köken: Ar. müdrik. Eş Anlam: Anlayışlı, akıllı. Zıt Anlam: Cehaletli, anlayışsız. Kullanım Örneği: Müdrik davranışı ile grubun sorununu çözdü. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece bilgi sahibi sanılabilir; anlayış ve kavrama da içerir. | İkram Anlamı: Misafire sunulan ikram ve hediye. Köken: Ar. ikrâm. Eş Anlam: Hediye, sunum. Zıt Anlam: Red, ihmal. Kullanım Örneği: Misafire ikramda bulundu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yiyecek sanılabilir; maddi veya manevi hediye de kapsar. |
| Müşfik Anlamı: Şefkatli, merhametli. Köken: Ar. müşfik. Eş Anlam: Merhametli, şefkatli. Zıt Anlam: Sert, acımasız. Kullanım Örneği: Müşfik davranışıyla çocukları sevindirdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece nazik sanılabilir; samimi ve duyarlı olmayı da içerir. | İtidal Anlamı: Dengeli ve ölçülü olma durumu. Köken: Ar. itidâl. Eş Anlam: Denge, ölçülülük. Zıt Anlam: Aşırılık, dengesizlik. Kullanım Örneği: Konuşmasında itidal gösterdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece orta karar sanılabilir; davranış ve tutum dengesi de kapsar. |
| Selamet Anlamı: Güvenlik, esenlik, sağlık. Köken: Ar. selâmet. Eş Anlam: Güvenlik, huzur. Zıt Anlam: Tehlike, sıkıntı. Kullanım Örneği: Yolculuk sonunda selamete ulaştılar. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel güvenlik sanılabilir; ruhsal ve toplumsal durum da kapsar. | Ferah Anlamı: Rahat, geniş ve huzurlu ortam. Köken: Ar. ferah. Eş Anlam: Rahatlık, huzur. Zıt Anlam: Sıkışıklık, rahatsızlık. Kullanım Örneği: Ferah bir odada oturuyorlar. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece mekan genişliği sanılabilir; ruhsal ferahlık da içerir. |
| Mütemadiyen Anlamı: Sürekli, aralıksız. Köken: Ar. mütemadiy. Eş Anlam: Sürekli, devamlı. Zıt Anlam: Ara sıra, kesintili. Kullanım Örneği: Mütemadiyen çalışarak hedefe ulaştı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sık tekrar sanılabilir; kesintisiz devam anlamını da kapsar. | İltifat Anlamı: Hoş söz ve davranışla saygı gösterme. Köken: Ar. iltifât. Eş Anlam: Övgü, takdir. Zıt Anlam: Sert eleştiri, hakaret. Kullanım Örneği: Konuşmasında iltifat etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve jest de kapsar. |
| Müsaade Anlamı: İzin verme, izin isteme. Köken: Ar. müsâde. Eş Anlam: İzin, serbestlik. Zıt Anlam: Yasak, engel. Kullanım Örneği: Giriş için müsaade aldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi izin sanılabilir; gayri resmi ve nazik izin de kapsar. | Rıza Anlamı: Onay, kabul etme. Köken: Ar. riḍâ. Eş Anlam: Kabul, onay. Zıt Anlam: Red, itiraz. Kullanım Örneği: İşlemi rızası ile tamamladı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözlü onay sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. |
| Feyiz Anlamı: Hayır, bolluk ve bereket verme durumu. Köken: Ar. feyz. Eş Anlam: Bereket, iyilik. Zıt Anlam: Kıtlık, eksiklik. Kullanım Örneği: Dualardan feyiz aldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi bolluk sanılabilir; manevi ve ruhsal yönü de vardır. | İcazet Anlamı: Yetki veya izin belgesi. Köken: Ar. icâzet. Eş Anlam: Yetki, izin. Zıt Anlam: Engel, yasak. Kullanım Örneği: Hocadan icazet aldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi belge sanılabilir; güven ve onay da kapsar. |
| İstikrar Anlamı: Kararlılık ve devamlılık durumu. Köken: Ar. istikrar. Eş Anlam: Süreklilik, düzen. Zıt Anlam: Dalgalanma, değişkenlik. Kullanım Örneği: Ekonomide istikrar sağlandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi durum sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | Müşfik Anlamı: Şefkatli, merhametli. Köken: Ar. müşfik. Eş Anlam: Merhametli, şefkatli. Zıt Anlam: Sert, acımasız. Kullanım Örneği: Müşfik davranışıyla çocukları sevindirdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece nazik sanılabilir; samimi ve duyarlı olmayı da içerir. |
| İtidal Anlamı: Dengeli ve ölçülü olma durumu. Köken: Ar. itidâl. Eş Anlam: Denge, ölçülülük. Zıt Anlam: Aşırılık, dengesizlik. Kullanım Örneği: Konuşmasında itidal gösterdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece orta karar sanılabilir; davranış ve tutum dengesi de kapsar. | Selamet Anlamı: Güvenlik, esenlik, sağlık. Köken: Ar. selâmet. Eş Anlam: Güvenlik, huzur. Zıt Anlam: Tehlike, sıkıntı. Kullanım Örneği: Yolculuk sonunda selamete ulaştılar. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel güvenlik sanılabilir; ruhsal ve toplumsal durum da kapsar. |
| Ferah Anlamı: Rahat, geniş ve huzurlu ortam. Köken: Ar. ferah. Eş Anlam: Rahatlık, huzur. Zıt Anlam: Sıkışıklık, rahatsızlık. Kullanım Örneği: Ferah bir odada oturuyorlar. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece mekan genişliği sanılabilir; ruhsal ferahlık da içerir. | Mütemadiyen Anlamı: Sürekli, aralıksız. Köken: Ar. mütemadiy. Eş Anlam: Sürekli, devamlı. Zıt Anlam: Ara sıra, kesintili. Kullanım Örneği: Mütemadiyen çalışarak hedefe ulaştı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sık tekrar sanılabilir; kesintisiz devam anlamını da kapsar. |
| İltifat Anlamı: Hoş söz ve davranışla saygı gösterme. Köken: Ar. iltifât. Eş Anlam: Övgü, takdir. Zıt Anlam: Sert eleştiri, hakaret. Kullanım Örneği: Konuşmasında iltifat etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve jest de kapsar. | Kıvanç Anlamı: Sevinç ve gurur duyma. Köken: Türkçe. Eş Anlam: Gurur, mutluluk. Zıt Anlam: Üzüntü, keder. Kullanım Örneği: Başarılı proje onun için büyük bir kıvanç kaynağıydı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece bireysel sevinç sanılabilir; toplumsal gurur da ifade edebilir. |
| Hüsnü Hat Anlamı: Güzel yazı sanatı, estetik yazı biçimi. Köken: Ar. hüsn + Ar. hatt. Eş Anlam: Güzel yazı, kaligrafi. Zıt Anlam: Çirkin yazı, özensiz yazı. Kullanım Örneği: Hüsnü hat ile yazılmış Kur’an sayfaları çok etkileyiciydi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yazı sanılabilir; estetik ve sanat da kapsar. | Tevfik Anlamı: Başarılı olmayı sağlayan yardım ve kolaylık. Köken: Ar. tevfik. Eş Anlam: Başarı, yardım. Zıt Anlam: Engel, başarısızlık. Kullanım Örneği: Projede tevfik sayesinde başarıya ulaştı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece şans sanılabilir; çaba ve uygun koşullar da gerekir. |
| İstikamet Anlamı: Doğru yol, doğru davranış. Köken: Ar. istikamet. Eş Anlam: Doğruluk, yön. Zıt Anlam: Sapma, yanlış yol. Kullanım Örneği: Hayatta istikametini kaybetmedi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel yol sanılabilir; davranış ve amaç da kapsar. | Müdrik Anlamı: Anlayışlı ve kavrayışlı kişi. Köken: Ar. müdrik. Eş Anlam: Anlayışlı, akıllı. Zıt Anlam: Cehaletli, anlayışsız. Kullanım Örneği: Müdrik davranışı ile grubun sorununu çözdü. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece bilgi sahibi sanılabilir; anlayış ve kavrama da içerir. |
| İkram Anlamı: Misafire sunulan ikram ve hediye. Köken: Ar. ikrâm. Eş Anlam: Hediye, sunum. Zıt Anlam: Red, ihmal. Kullanım Örneği: Misafire ikramda bulundu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yiyecek sanılabilir; maddi veya manevi hediye de kapsar. | Müşfik Anlamı: Şefkatli, merhametli. Köken: Ar. müşfik. Eş Anlam: Merhametli, şefkatli. Zıt Anlam: Sert, acımasız. Kullanım Örneği: Müşfik davranışıyla çocukları sevindirdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece nazik sanılabilir; samimi ve duyarlı olmayı da içerir. |
| İtidal Anlamı: Dengeli ve ölçülü olma durumu. Köken: Ar. itidâl. Eş Anlam: Denge, ölçülülük. Zıt Anlam: Aşırılık, dengesizlik. Kullanım Örneği: Konuşmasında itidal gösterdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece orta karar sanılabilir; davranış ve tutum dengesi de kapsar. | Selamet Anlamı: Güvenlik, esenlik, sağlık. Köken: Ar. selâmet. Eş Anlam: Güvenlik, huzur. Zıt Anlam: Tehlike, sıkıntı. Kullanım Örneği: Yolculuk sonunda selamete ulaştılar. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel güvenlik sanılabilir; ruhsal ve toplumsal durum da kapsar. |
| Ferah Anlamı: Rahat, geniş ve huzurlu ortam. Köken: Ar. ferah. Eş Anlam: Rahatlık, huzur. Zıt Anlam: Sıkışıklık, rahatsızlık. Kullanım Örneği: Ferah bir odada oturuyorlar. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece mekan genişliği sanılabilir; ruhsal ferahlık da içerir. | Mütemadiyen Anlamı: Sürekli, aralıksız. Köken: Ar. mütemadiy. Eş Anlam: Sürekli, devamlı. Zıt Anlam: Ara sıra, kesintili. Kullanım Örneği: Mütemadiyen çalışarak hedefe ulaştı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sık tekrar sanılabilir; kesintisiz devam anlamını da kapsar. |
| İltifat Anlamı: Hoş söz ve davranışla saygı gösterme. Köken: Ar. iltifât. Eş Anlam: Övgü, takdir. Zıt Anlam: Sert eleştiri, hakaret. Kullanım Örneği: Konuşmasında iltifat etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve jest de kapsar. | Kıvanç Anlamı: Sevinç ve gurur duyma. Köken: Türkçe. Eş Anlam: Gurur, mutluluk. Zıt Anlam: Üzüntü, keder. Kullanım Örneği: Başarılı proje onun için büyük bir kıvanç kaynağıydı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece bireysel sevinç sanılabilir; toplumsal gurur da ifade edebilir. |
| Hüsnü Hat Anlamı: Güzel yazı sanatı, estetik yazı biçimi. Köken: Ar. hüsn + Ar. hatt. Eş Anlam: Güzel yazı, kaligrafi. Zıt Anlam: Çirkin yazı, özensiz yazı. Kullanım Örneği: Hüsnü hat ile yazılmış Kur’an sayfaları çok etkileyiciydi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yazı sanılabilir; estetik ve sanat da kapsar. | Tevfik Anlamı: Başarılı olmayı sağlayan yardım ve kolaylık. Köken: Ar. tevfik. Eş Anlam: Başarı, yardım. Zıt Anlam: Engel, başarısızlık. Kullanım Örneği: Projede tevfik sayesinde başarıya ulaştı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece şans sanılabilir; çaba ve uygun koşullar da gerekir. |
| Azamet Anlamı: Büyüklük, yücelik, görkem. Köken: Ar. azamet. Eş Anlam: Yücelik, görkem. Zıt Anlam: Sıradanlık, önemsizlik. Kullanım Örneği: Sarayın azameti göz kamaştırıyordu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece büyüklük sanılabilir; güç ve saygıyı da içerir. | Cömertlik Anlamı: Eli açık olma, paylaşmayı seven kişi. Köken: Türkçe. Eş Anlam: Eli açıklık, bonkörlük. Zıt Anlam: Cimrilik, pintilik. Kullanım Örneği: Cömertliği herkesin takdirini kazandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi paylaşım sanılabilir; zaman ve ilgi de kapsar. |
| Hüsnü Zâhîr Anlamı: Görünürde güzel, dış görünüşüyle etkileyici. Köken: Ar. hüsn + Ar. zahir. Eş Anlam: Gösterişli, alımlı. Zıt Anlam: Çirkin, sıradan. Kullanım Örneği: Bahçenin hüsnü zâhiri ziyaretçileri etkiledi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece dış güzellik sanılabilir; estetik bütünlük de kapsar. | İlham Anlamı: Yaratıcı düşünce ve fikir edinme durumu. Köken: Ar. ilhâm. Eş Anlam: Esin, fikir. Zıt Anlam: İlhamsızlık, durağanlık. Kullanım Örneği: Sanatçı ilhamını doğadan aldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece mucizevi oluş sanılabilir; çalışma ve gözlem de etkiler. |
| Tezahür Anlamı: Görünür olma, ortaya çıkma. Köken: Ar. tezahür. Eş Anlam: Görünüm, ortaya çıkış. Zıt Anlam: Gizlilik, saklılık. Kullanım Örneği: Fikirlerin tezahürü eserde görülüyordu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel görünüm sanılabilir; davranış ve sonuç da içerir. | Sadakat Anlamı: Bağlılık ve vefa gösterme durumu. Köken: Ar. sadakat. Eş Anlam: Vefa, bağlılık. Zıt Anlam: İhanet, sadakatsizlik. Kullanım Örneği: Arkadaşına olan sadakati örnek alınacak nitelikteydi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözlü bağlılık sanılabilir; davranış ve tutumu da kapsar. |
| İnayet Anlamı: Yardım ve lütuf gösterme. Köken: Ar. inayet. Eş Anlam: Lütuf, yardım. Zıt Anlam: Sertlik, ilgisizlik. Kullanım Örneği: Öğrencilerine olan inayeti büyüktü. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi yardım sanılabilir; manevi destek de içerir. | Kıvanç Anlamı: Sevinç ve gurur duyma. Köken: Türkçe. Eş Anlam: Gurur, mutluluk. Zıt Anlam: Üzüntü, keder. Kullanım Örneği: Başarılı proje onun için büyük bir kıvanç kaynağıydı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece bireysel sevinç sanılabilir; toplumsal gurur da ifade edebilir. |
| Feyiz Anlamı: Hayır, bolluk ve bereket verme durumu. Köken: Ar. feyz. Eş Anlam: Bereket, iyilik. Zıt Anlam: Kıtlık, eksiklik. Kullanım Örneği: Dualardan feyiz aldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi bolluk sanılabilir; manevi ve ruhsal yönü de vardır. | İcazet Anlamı: Yetki veya izin belgesi. Köken: Ar. icâzet. Eş Anlam: Yetki, izin. Zıt Anlam: Engel, yasak. Kullanım Örneği: Hocadan icazet aldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi belge sanılabilir; güven ve onay da kapsar. |
| İstikrar Anlamı: Kararlılık ve devamlılık durumu. Köken: Ar. istikrar. Eş Anlam: Süreklilik, düzen. Zıt Anlam: Dalgalanma, değişkenlik. Kullanım Örneği: Ekonomide istikrar sağlandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi durum sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | Müspet Anlamı: Olumlu, iyi yönde olan. Köken: Ar. musbat. Eş Anlam: Olumlu, pozitif. Zıt Anlam: Menfi, olumsuz. Kullanım Örneği: Müspet sonuç alındı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece şanslı sanılabilir; çaba ve emek de etkiler. |
| Menfi Anlamı: Olumsuz, kötü yönde olan. Köken: Ar. menfî. Eş Anlam: Olumsuz, negatif. Zıt Anlam: Müspet, olumlu. Kullanım Örneği: Menfi etkilerden korunmak gerekir. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece zarar verici sanılabilir; etkisiz de olabilir. | Mücadele Anlamı: Zorluklara karşı çaba gösterme durumu. Köken: Ar. mücadele. Eş Anlam: Uğraş, savaş. Zıt Anlam: Pes etme, teslimiyet. Kullanım Örneği: Hedefe ulaşmak için mücadele etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel savaş sanılabilir; zihinsel ve ruhsal mücadeleyi de kapsar. |
| Müspet Netice Anlamı: Olumlu sonuç. Köken: Ar. musbat + Ar. netice. Eş Anlam: Pozitif sonuç. Zıt Anlam: Menfi netice. Kullanım Örneği: Müspet netice alındı. Yanlış Bilinen Anlam: Tesadüf sanılabilir; emek gerekebilir. | Fevkalade Anlamı: Olağanüstü, çok iyi. Köken: Ar. fevkalâde. Eş Anlam: Olağanüstü, mükemmel. Zıt Anlam: Sıradan, vasat. Kullanım Örneği: Fevkalade bir başarı elde etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece şaşırtıcı sanılabilir; üstün kaliteyi de ifade eder. |
| Hüstan Anlamı: Sevinç ve mutluluk. Köken: Farsça. Eş Anlam: Mutluluk, keyif. Zıt Anlam: Üzüntü, keder. Kullanım Örneği: Hüstan içinde haberi duydu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yüzeysel sevinç sanılabilir; derin mutluluğu da kapsar. | Nostalji Anlamı: Geçmişe özlem duyma. Köken: Yunanca nostos + algos. Eş Anlam: Özlem, geçmişe dönük sevgi. Zıt Anlam: Gelecek odaklılık. Kullanım Örneği: Nostaljiyle eski fotoğraflara baktı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece hüzün sanılabilir; mutluluk ve tatlı anıları da kapsar. |
| Kıvanç Anlamı: Sevinç ve gurur duyma. Köken: Türkçe. Eş Anlam: Gurur, mutluluk. Zıt Anlam: Üzüntü, keder. Kullanım Örneği: Başarılı proje onun için büyük bir kıvanç kaynağıydı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece bireysel sevinç sanılabilir; toplumsal gurur da ifade edebilir. | Hüsnü Hat Anlamı: Güzel yazı sanatı, estetik yazı biçimi. Köken: Ar. hüsn + Ar. hatt. Eş Anlam: Güzel yazı, kaligrafi. Zıt Anlam: Çirkin yazı, özensiz yazı. Kullanım Örneği: Hüsnü hat ile yazılmış Kur’an sayfaları çok etkileyiciydi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yazı sanılabilir; estetik ve sanat da kapsar. |
| Tevfik Anlamı: Başarılı olmayı sağlayan yardım ve kolaylık. Köken: Ar. tevfik. Eş Anlam: Başarı, yardım. Zıt Anlam: Engel, başarısızlık. Kullanım Örneği: Projede tevfik sayesinde başarıya ulaştı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece şans sanılabilir; çaba ve uygun koşullar da gerekir. | Hüsnü Zâhir Anlamı: Görünürde güzel, dış görünüşüyle etkileyici. Köken: Ar. hüsn + Ar. zahir. Eş Anlam: Gösterişli, alımlı. Zıt Anlam: Çirkin, sıradan. Kullanım Örneği: Bahçenin hüsnü zâhiri ziyaretçileri etkiledi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece dış güzellik sanılabilir; estetik bütünlük de kapsar. |
| İlham Anlamı: Yaratıcı düşünce ve fikir edinme durumu. Köken: Ar. ilhâm. Eş Anlam: Esin, fikir. Zıt Anlam: İlhamsızlık, durağanlık. Kullanım Örneği: Sanatçı ilhamını doğadan aldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece mucizevi oluş sanılabilir; çalışma ve gözlem de etkiler. | Tezahür Anlamı: Görünür olma, ortaya çıkma. Köken: Ar. tezahür. Eş Anlam: Görünüm, ortaya çıkış. Zıt Anlam: Gizlilik, saklılık. Kullanım Örneği: Fikirlerin tezahürü eserde görülüyordu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel görünüm sanılabilir; davranış ve sonuç da içerir. |
| Sadakat Anlamı: Bağlılık ve vefa gösterme durumu. Köken: Ar. sadakat. Eş Anlam: Vefa, bağlılık. Zıt Anlam: İhanet, sadakatsizlik. Kullanım Örneği: Arkadaşına olan sadakati örnek alınacak nitelikteydi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözlü bağlılık sanılabilir; davranış ve tutumu da kapsar. | İnayet Anlamı: Yardım ve lütuf gösterme. Köken: Ar. inayet. Eş Anlam: Lütuf, yardım. Zıt Anlam: Sertlik, ilgisizlik. Kullanım Örneği: Öğrencilerine olan inayeti büyüktü. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi yardım sanılabilir; manevi destek de içerir. |
| Azamet Anlamı: Büyüklük, yücelik, görkem. Köken: Ar. azamet. Eş Anlam: Yücelik, görkem. Zıt Anlam: Sıradanlık, önemsizlik. Kullanım Örneği: Sarayın azameti göz kamaştırıyordu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece büyüklük sanılabilir; güç ve saygıyı da içerir. | Cömertlik Anlamı: Eli açık olma, paylaşmayı seven kişi. Köken: Türkçe. Eş Anlam: Eli açıklık, bonkörlük. Zıt Anlam: Cimrilik, pintilik. Kullanım Örneği: Cömertliği herkesin takdirini kazandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi paylaşım sanılabilir; zaman ve ilgi de kapsar. |
| Müsaade Anlamı: İzin verme, izin isteme. Köken: Ar. müsâde. Eş Anlam: İzin, serbestlik. Zıt Anlam: Yasak, engel. Kullanım Örneği: Giriş için müsaade aldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi izin sanılabilir; gayri resmi ve nazik izin de kapsar. | Rıza Anlamı: Onay, kabul etme. Köken: Ar. riḍâ. Eş Anlam: Kabul, onay. Zıt Anlam: Red, itiraz. Kullanım Örneği: İşlemi rızası ile tamamladı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözlü onay sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. |
| Feyiz Anlamı: Hayır, bolluk ve bereket verme durumu. Köken: Ar. feyz. Eş Anlam: Bereket, iyilik. Zıt Anlam: Kıtlık, eksiklik. Kullanım Örneği: Dualardan feyiz aldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi bolluk sanılabilir; manevi ve ruhsal yönü de vardır. | İcazet Anlamı: Yetki veya izin belgesi. Köken: Ar. icâzet. Eş Anlam: Yetki, izin. Zıt Anlam: Engel, yasak. Kullanım Örneği: Hocadan icazet aldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi belge sanılabilir; güven ve onay da kapsar. |
| İstikrar Anlamı: Kararlılık ve devamlılık durumu. Köken: Ar. istikrar. Eş Anlam: Süreklilik, düzen. Zıt Anlam: Dalgalanma, değişkenlik. Kullanım Örneği: Ekonomide istikrar sağlandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi durum sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | Müspet Anlamı: Olumlu, iyi yönde olan. Köken: Ar. musbat. Eş Anlam: Olumlu, pozitif. Zıt Anlam: Menfi, olumsuz. Kullanım Örneği: Müspet sonuç alındı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece şanslı sanılabilir; çaba ve emek de etkiler. |
| Menfi Anlamı: Olumsuz, kötü yönde olan. Köken: Ar. menfî. Eş Anlam: Olumsuz, negatif. Zıt Anlam: Müspet, olumlu. Kullanım Örneği: Menfi etkilerden korunmak gerekir. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece zarar verici sanılabilir; etkisiz de olabilir. | Mücadele Anlamı: Zorluklara karşı çaba gösterme durumu. Köken: Ar. mücadele. Eş Anlam: Uğraş, savaş. Zıt Anlam: Pes etme, teslimiyet. Kullanım Örneği: Hedefe ulaşmak için mücadele etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel savaş sanılabilir; zihinsel ve ruhsal mücadeleyi de kapsar. |
| Muvaffakiyet Anlamı: Başarı, istenilen sonuca ulaşma. Köken: Ar. muvaffak. Eş Anlam: Başarı, galibiyet. Zıt Anlam: Başarısızlık, yenilgi. Kullanım Örneği: Projede muvaffakiyet elde etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece şans sanılabilir; plan ve çaba gerekir. | İntizam Anlamı: Düzen, tertip. Köken: Ar. intizam. Eş Anlam: Düzen, tertip. Zıt Anlam: Karmaşa, düzensizlik. Kullanım Örneği: Masasında büyük bir intizam vardı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel düzen sanılabilir; zihinsel ve sosyal düzen de kapsar. |
| Tevazu Anlamı: Alçakgönüllülük, kibirden uzak olma. Köken: Ar. tevazu. Eş Anlam: Alçakgönüllülük, mütevazılık. Zıt Anlam: Kibir, gurur. Kullanım Örneği: Başarısına rağmen tevazu gösterdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | İhtimam Anlamı: Özen gösterme, dikkat. Köken: Ar. ihtimam. Eş Anlam: Özen, titizlik. Zıt Anlam: İlgisizlik, kayıtsızlık. Kullanım Örneği: Dosyaya büyük bir ihtimam gösterdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel özen sanılabilir; manevi ve ruhsal yönü de vardır. |
| Azim Anlamı: Kararlılık, güçlü irade. Köken: Ar. azm. Eş Anlam: Kararlılık, irade. Zıt Anlam: Vazgeçme, gevşeklik. Kullanım Örneği: Hedefe ulaşmada azim gösterdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece dayanıklılık sanılabilir; plan ve strateji de içerir. | Cana Yakın Anlamı: Sıcak, samimi, dostane. Köken: Türkçe. Eş Anlam: Samimi, içten. Zıt Anlam: Soğuk, mesafeli. Kullanım Örneği: Herkes onu cana yakın biri olarak tanıyordu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece konuşkan sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. |
| Münasip Anlamı: Uygun, yerinde. Köken: Ar. münâsib. Eş Anlam: Uygun, elverişli. Zıt Anlam: Uygunsuz, yanlış. Kullanım Örneği: Bu davranış münasip değildir. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece şart sanılabilir; zaman, durum ve davranış da kapsar. | Teşvik Anlamı: Cesaretlendirme, motive etme. Köken: Ar. teşvik. Eş Anlam: Motive etme, cesaretlendirme. Zıt Anlam: Kötüleme, engelleme. Kullanım Örneği: Öğrenciyi teşvik etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözle sanılabilir; davranış ve örnekleme de kapsar. |
| İlmi Anlamı: Bilimsel, öğrenimle ilgili. Köken: Ar. ilm. Eş Anlam: Akademik, bilimsel. Zıt Anlam: Cehalet, bilgisizlik. Kullanım Örneği: İlmi çalışmalar önemlidir. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece teorik bilgi sanılabilir; pratik uygulama da kapsar. | İtimat Anlamı: Güven duyma. Köken: Ar. itimad. Eş Anlam: Güven, inanç. Zıt Anlam: Kuşku, şüphe. Kullanım Örneği: Arkadaşına itimat etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözlü güven sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. |
| İstikbal Anlamı: Gelecek, ileriye dönük zaman. Köken: Ar. istikbal. Eş Anlam: Gelecek, ileri. Zıt Anlam: Geçmiş, geçmiş zaman. Kullanım Örneği: Gençlerin istikbali parlaktır. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece zamanla sanılabilir; fırsatlar ve planlamayı da kapsar. | İyimser Anlamı: Olumlu düşünen, umutlu. Köken: Türkçe. Eş Anlam: Pozitif, umutlu. Zıt Anlam: Karamsar, kötümser. Kullanım Örneği: İyimser bakış açısıyla sorunları çözdü. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözde umutlu sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. |
| Mukadder Anlamı: Kaderde olan, yazgı. Köken: Ar. mukadder. Eş Anlam: Yazgı, kısmet. Zıt Anlam: Tesadüf, rastlantı. Kullanım Örneği: Bu olay onun mukadderiydi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece kader sanılabilir; alınan kararlar ve çaba da etkilidir. | Mütebessim Anlamı: Gülümseyen, tebessüm eden. Köken: Ar. mütebessim. Eş Anlam: Gülümseyen, neşeli. Zıt Anlam: Somurtkan, asık suratlı. Kullanım Örneği: Mütebessim yüzü herkesi mutlu etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yüz ifadesi sanılabilir; ruh hâli ve tutumu da kapsar. |
| Münzevi Anlamı: Toplumdan uzak, kendi başına yaşayan. Köken: Ar. münzevi. Eş Anlam: Yalnız, izole. Zıt Anlam: Sosyal, topluluk içinde. Kullanım Örneği: Münzevi yaşamı seçti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yalnızlık sanılabilir; ruhsal tercih ve felsefe de kapsar. | Tevfikkar Anlamı: Başarılı ve kolaylaştırıcı olan. Köken: Ar. tevfik. Eş Anlam: Yardımcı, destekçi. Zıt Anlam: Engel, zorlaştırıcı. Kullanım Örneği: Tevfikkar yaklaşımı projeyi hızlandırdı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece şans sanılabilir; doğru adımlar ve planlama gerekir. |
| Hikmet Anlamı: Derin bilgi ve anlayış, bilgelik. Köken: Ar. hikmet. Eş Anlam: Bilgelik, akıl. Zıt Anlam: Cahil, bilgisizlik. Kullanım Örneği: Öğretmenin hikmeti öğrencileri etkiledi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece teori sanılabilir; uygulamayı da kapsar. | İstikamet Anlamı: Doğru yol, yön. Köken: Ar. istikamet. Eş Anlam: Yön, doğru yol. Zıt Anlam: Sapma, yanlış yön. Kullanım Örneği: İşinde istikamet çizdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel yön sanılabilir; düşünce ve davranış da kapsar. |
| Mevki Anlamı: Yer, konum, statü. Köken: Ar. mevki. Eş Anlam: Konum, durum. Zıt Anlam: Alt pozisyon, düşük statü. Kullanım Örneği: Mevki sahibi olmak sorumluluk getirir. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel yer sanılabilir; sosyal ve mesleki durum da kapsar. | Şevk Anlamı: Coşku, istek, heves. Köken: Ar. şevk. Eş Anlam: Heves, coşku. Zıt Anlam: İlgisizlik, isteksizlik. Kullanım Örneği: Yeni projeye büyük bir şevk ile başladı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece anlık sevinç sanılabilir; süreklilik ve motivasyonu da kapsar. |
| Rafet Anlamı: Zarafet, incelik. Köken: Ar. rafet. Eş Anlam: Zarafet, nezaket. Zıt Anlam: Kaba, hoyrat. Kullanım Örneği: Rafetli hareketleri herkesin takdirini kazandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece dış görünüş sanılabilir; davranış ve üslup da kapsar. | Vefa Anlamı: Sadakat ve bağlılık. Köken: Ar. vefa. Eş Anlam: Bağlılık, sadakat. Zıt Anlam: İhanet, nankörlük. Kullanım Örneği: Arkadaşına olan vefası unutulmazdı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözde bağlılık sanılabilir; davranış ve tutumu da kapsar. |
| Mütefekkir Anlamı: Düşünen, fikir üreten kişi. Köken: Ar. mütefekkir. Eş Anlam: Düşünen, filozof. Zıt Anlam: Düşüncesiz, düşünmeyen. Kullanım Örneği: O, derin bir mütefekkirdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece teorik düşünce sanılabilir; uygulama ve analiz de kapsar. | Hikaye Anlamı: Olay ve durumların anlatımı. Köken: Ar. hikaye. Eş Anlam: Öykü, masal. Zıt Anlam: Gerçek olay, belge. Kullanım Örneği: Bu hikaye çok öğreticiydi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece kurgu sanılabilir; gerçek yaşanmış olayları da kapsar. |
| Sükunet Anlamı: Huzur, sakinlik. Köken: Ar. sükûn. Eş Anlam: Huzur, dinginlik. Zıt Anlam: Gürültü, karmaşa. Kullanım Örneği: Sükunet içinde vakit geçirdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sessizlik sanılabilir; zihinsel ve ruhsal huzuru da kapsar. | İhtiyat Anlamı: Dikkat ve tedbir. Köken: Ar. ihtiyât. Eş Anlam: Tedbir, dikkat. Zıt Anlam: Düşüncesizlik, ihmalkarlık. Kullanım Örneği: İhtiyatla karar verdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel önlem sanılabilir; mantıklı plan ve değerlendirmeyi de kapsar. |
| Muvazenet Anlamı: Denge, uyum. Köken: Ar. muvazenet. Eş Anlam: Denge, ölçülülük. Zıt Anlam: Dengesizlik, aşırılık. Kullanım Örneği: Hayatında muvazenet vardı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel denge sanılabilir; ruhsal ve sosyal dengeyi de kapsar. | Huzur Anlamı: İç rahatlığı ve dinginlik. Köken: Türkçe. Eş Anlam: Sükunet, dinginlik. Zıt Anlam: Huzursuzluk, karmaşa. Kullanım Örneği: Huzur dolu bir gün geçirdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece dış ortamla sanılabilir; içsel ve ruhsal yönü de kapsar. |
| İsabet Anlamı: Doğru ve uygun olma durumu. Köken: Ar. isabet. Eş Anlam: Doğruluk, uygunluk. Zıt Anlam: Hata, yanlışlık. Kullanım Örneği: Kararı isabetliydi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece tesadüf sanılabilir; bilgi ve analiz de kapsar. | Müteşekkir Anlamı: Minnettar, teşekkür eden. Köken: Ar. müteşekkir. Eş Anlam: Minnettar, şükreden. Zıt Anlam: Nankör, vefasız. Kullanım Örneği: Yardımına müteşekkirdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözle teşekkür sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. |
| Nezaket Anlamı: Kibar davranış, incelik. Köken: Ar. nezaket. Eş Anlam: Kibar, nazik. Zıt Anlam: Kabalık, hoyratlık. Kullanım Örneği: Konuklara gösterdiği nezaket takdir edildi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | Uğraş Anlamı: Çaba, çalışma. Köken: Türkçe. Eş Anlam: Çaba, mücadele. Zıt Anlam: Tembellik, pes etme. Kullanım Örneği: Başarı uğraş gerektirir. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel efor sanılabilir; zihinsel ve planlı çabayı da kapsar. |
| İlhak Anlamı: Katma, ekleme. Köken: Ar. ilhak. Eş Anlam: Ek, ilave. Zıt Anlam: Çıkarma, azaltma. Kullanım Örneği: Kitaba yeni bölümler ilhak edildi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel ekleme sanılabilir; soyut ve kavramsal eklemeyi de kapsar. | Mükemmeliyet Anlamı: Kusursuzluk, en yüksek kalite. Köken: Ar. mükemmel + Türkçe -iyet. Eş Anlam: Kusursuzluk, üstünlük. Zıt Anlam: Eksiklik, kusur. Kullanım Örneği: Projede mükemmeliyet hedeflendi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece görünüşte kusursuz sanılabilir; içerik ve işlev de kapsar. |
| Sadık Anlamı: Güvenilir, bağlı. Köken: Ar. sadık. Eş Anlam: Vefalı, güvenilir. Zıt Anlam: İhanetkar, nankör. Kullanım Örneği: Sadık dost her zaman yanındadır. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözde güvenilir sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | Tecrübe Anlamı: Deneyim, yaşanmış bilgi. Köken: Ar. tecrübe. Eş Anlam: Deneyim, uygulama. Zıt Anlam: Teorisiz, acemi. Kullanım Örneği: İşinde tecrübesi çok faydalı oldu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece süreyle sanılabilir; kalite ve öğrenilmiş bilgi de kapsar. |
| İncelik Anlamı: Zarafet ve duyarlılık. Köken: Türkçe. Eş Anlam: Zarafet, nezaket. Zıt Anlam: Kabalık, hoyratlık. Kullanım Örneği: Sözlerindeki incelik dikkat çekiyordu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece görünüş sanılabilir; davranış ve üslup da kapsar. | Tevfikli Anlamı: Başarı sağlayan, uygun. Köken: Ar. tevfik. Eş Anlam: Yardımcı, şanslı. Zıt Anlam: Engel, başarısız. Kullanım Örneği: Tevfikli adımlar başarıyı getirdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece şans sanılabilir; plan ve uygun koşullar da etkiler. |
| Nimet Anlamı: Değerli ve faydalı şey, lütuf. Köken: Ar. nimet. Eş Anlam: Lütuf, fayda. Zıt Anlam: Zarar, kayıp. Kullanım Örneği: Sağlık en büyük nimettir. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi sanılabilir; manevi ve ruhsal yönü de kapsar. | Hüsn-ü Zikir Anlamı: Güzel ve doğru hatırlama, övgü. Köken: Ar. hüsn + zikr. Eş Anlam: Anma, övgü. Zıt Anlam: Unutma, yanlış anma. Kullanım Örneği: Hüsn-ü zikir ile sözlerini aktardı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözlü sanılabilir; davranış ve eylemi de kapsar. |
| Edep Anlamı: Terbiye, ahlak. Köken: Ar. edep. Eş Anlam: Terbiye, ahlak. Zıt Anlam: Kabalık, nezaketsizlik. Kullanım Örneği: Çocuklara edep öğretmek önemlidir. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | Tevazulu Anlamı: Alçakgönüllü, kibirden uzak. Köken: Ar. tevazu. Eş Anlam: Alçakgönüllü, mütevazı. Zıt Anlam: Kibirli, gururlu. Kullanım Örneği: Tevazulu davranışları takdir topladı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. |
| Meziyet Anlamı: Üstün özellik, değer. Köken: Ar. meziyet. Eş Anlam: Özellik, üstünlük. Zıt Anlam: Eksiklik, kusur. Kullanım Örneği: Onun meziyetleri çok saygı gördü. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece görünüş sanılabilir; bilgi ve davranış da kapsar. | Hikmetli Anlamı: Derin bilgili, akıllı. Köken: Ar. hikmet. Eş Anlam: Bilgili, akıllı. Zıt Anlam: Cahil, bilgisiz. Kullanım Örneği: Hikmetli sözleri herkesi etkiledi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözde bilge sanılabilir; davranış ve deneyim de kapsar. |
| İzzet Anlamı: Saygınlık, onur. Köken: Ar. izzet. Eş Anlam: Saygınlık, onur. Zıt Anlam: Rezillik, küçüklük. Kullanım Örneği: Ailenin izzeti onun elindeydi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece toplum algısı sanılabilir; karakter ve davranış da kapsar. | İrfan Anlamı: Bilgi, hikmet ve anlayış. Köken: Ar. irfan. Eş Anlam: Bilgelik, hikmet. Zıt Anlam: Cahil, bilgisizlik. Kullanım Örneği: İrfan sahibi kişiler saygı görür. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece teorik bilgi sanılabilir; pratik yaşam ve uygulamayı da kapsar. |
| Teşekkül Anlamı: Oluşum, yapı. Köken: Ar. teşekkül. Eş Anlam: Oluşum, yapı. Zıt Anlam: Bozukluk, çözülme. Kullanım Örneği: Komite teşekkül etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi oluşum sanılabilir; ruhsal ve sosyal yapı da kapsar. | Muktedir Anlamı: Güç sahibi, yetkili. Köken: Ar. muktedir. Eş Anlam: Güçlü, yetkili. Zıt Anlam: Zayıf, yetkisiz. Kullanım Örneği: Muktedir kişiler kararları etkiler. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi güç sanılabilir; sosyal ve manevi güç de kapsar. |
| Ruhsat Anlamı: Resmî izin. Köken: Ar. ruhsat. Eş Anlam: İzin, yetki. Zıt Anlam: Yasak, men. Kullanım Örneği: İnşaat için ruhsat aldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi belge sanılabilir; etik ve yasal izin de kapsar. | Müjde Anlamı: Sevindirici haber. Köken: Ar. müjde. Eş Anlam: Haber, sevinç. Zıt Anlam: Kötü haber, üzüntü. Kullanım Örneği: Doğum haberi müjde oldu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece anlık sevinç sanılabilir; uzun süreli mutluluk da kapsar. |
| Teşebbüs Anlamı: Girişim, deneme. Köken: Ar. teşebbüs. Eş Anlam: Girişim, deneme. Zıt Anlam: Tembellik, pes etme. Kullanım Örneği: Yeni projeye teşebbüs etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece deneme sanılabilir; planlı ve hedefli girişimi de kapsar. | Müteessir Anlamı: Etkilenmiş, üzgün. Köken: Ar. müteessir. Eş Anlam: Üzgün, etkilenmiş. Zıt Anlam: Mutlu, kayıtsız. Kullanım Örneği: Haber karşısında müteessir oldu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece kısa süreli üzüntü sanılabilir; derin duygusal etkiyi de kapsar. |
| İcazet Anlamı: Yetki, izin, tasdik. Köken: Ar. icazet. Eş Anlam: Onay, yetki. Zıt Anlam: Red, yasak. Kullanım Örneği: Öğretmen öğrenciye icazet verdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece belge sanılabilir; fiili ve manevi izin de kapsar. | Müspet Anlamı: Olumlu, pozitif. Köken: Ar. musbat. Eş Anlam: Pozitif, iyi. Zıt Anlam: Menfi, olumsuz. Kullanım Örneği: Müspet sonuç alındı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sonuç sanılabilir; süreç ve tutum da kapsar. |
| Fevkalade Anlamı: Olağanüstü, mükemmel. Köken: Ar. fevkalâde. Eş Anlam: Olağanüstü, harika. Zıt Anlam: Sıradan, normal. Kullanım Örneği: Fevkalade bir performans sergiledi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece ani olay sanılabilir; uzun süreli etkiyi de kapsar. | Hüsn Anlamı: Güzellik, iyi nitelik. Köken: Ar. hüsn. Eş Anlam: Güzellik, iyilik. Zıt Anlam: Çirkinlik, kötülük. Kullanım Örneği: Sanat eserinin hüsnü dikkat çekiciydi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece estetik sanılabilir; davranış ve ahlak da kapsar. |
| İtimad Anlamı: Güven, inanç. Köken: Ar. itimad. Eş Anlam: Güven, inanç. Zıt Anlam: Kuşku, şüphe. Kullanım Örneği: Arkadaşına itimad etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | Müteferrik Anlamı: Ayrı, dağınık. Köken: Ar. müteferrik. Eş Anlam: Ayrı, dağınık. Zıt Anlam: Bütün, birleşik. Kullanım Örneği: Müteferrik parçalar toparlandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel ayrılık sanılabilir; soyut ve kavramsal anlamı da kapsar. |
| İhtişam Anlamı: Görkem, ihtişamlı görünüş. Köken: Ar. ihtişam. Eş Anlam: Görkem, büyüklük. Zıt Anlam: Sade, sıradan. Kullanım Örneği: Sarayın ihtişamı büyüleyiciydi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece dış görünüş sanılabilir; içsel ve manevi yönü de kapsar. | Mukabele Anlamı: Karşılık, cevap. Köken: Ar. mukabele. Eş Anlam: Cevap, karşılık. Zıt Anlam: Tepkisizlik, ilgisizlik. Kullanım Örneği: Onun mukabelesi bekleniyordu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve eylem de kapsar. |
| Tevhit Anlamı: Birleştirme, tek ilke. Köken: Ar. tevhit. Eş Anlam: Birleşme, birlik. Zıt Anlam: Ayrılık, bölünme. Kullanım Örneği: Tevhit anlayışı toplumu birleştirdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece dini kavram sanılabilir; sosyal ve felsefi anlamı da kapsar. | İhsan Anlamı: Lütuf, iyilik. Köken: Ar. ihsan. Eş Anlam: Lütuf, iyilik. Zıt Anlam: Kötülük, zarar. Kullanım Örneği: İhsan gösterdiği kişiler minnettar kaldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi iyilik sanılabilir; manevi ve ruhsal boyutu da kapsar. |
| İlham Anlamı: Fikir veya duygu verme. Köken: Ar. ilham. Eş Anlam: Esin, fikir. Zıt Anlam: İlhamsızlık, boşluk. Kullanım Örneği: Sanatçıya ilham geldi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece ani fikir sanılabilir; uzun süreçli etkiyi de kapsar. | Müteakip Anlamı: Ardından gelen, sonraki. Köken: Ar. müteakib. Eş Anlam: Sonraki, ardışık. Zıt Anlam: Önceki, önce gelen. Kullanım Örneği: Müteakip adımlar belirlendi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece zamanla sanılabilir; olay ve süreç düzenini de kapsar. |
| Sarih Anlamı: Açık, belli. Köken: Ar. sarih. Eş Anlam: Açık, net. Zıt Anlam: Kapalı, belirsiz. Kullanım Örneği: Sarih ifadelerle konuştu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; anlam ve niyeti de kapsar. | Mütehayyir Anlamı: Şaşkın, hayret eden. Köken: Ar. mütehayyir. Eş Anlam: Şaşkın, hayret eden. Zıt Anlam: Bilinçli, sakin. Kullanım Örneği: Mütehayyir bakışlarla durumu izledi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece kısa süreli şaşkınlık sanılabilir; derin duygusal tepkiyi de kapsar. |
| İltifat Anlamı: Övgü, nezaket gösterme. Köken: Ar. iltifat. Eş Anlam: Övgü, takdir. Zıt Anlam: Eleştiri, hakaret. Kullanım Örneği: Ona iltifat etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutumu da kapsar. | İkram Anlamı: Sunma, hediye veya yiyecek ikramı. Köken: Ar. ikram. Eş Anlam: Hediye, armağan. Zıt Anlam: Alma, geri çevirme. Kullanım Örneği: Misafirlere ikram yaptı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi sanılabilir; manevi ve sosyal boyutu da kapsar. |
| İtidal Anlamı: Ölçülülük, denge. Köken: Ar. itidal. Eş Anlam: Denge, ölçülülük. Zıt Anlam: Aşırılık, dengesizlik. Kullanım Örneği: Hayatında itidal gözetiyordu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece davranış sanılabilir; düşünce ve duyguda da geçerlidir. | Tezahür Anlamı: Ortaya çıkma, görünme. Köken: Ar. tezahür. Eş Anlam: Belirme, ortaya çıkış. Zıt Anlam: Gizlenme, saklanma. Kullanım Örneği: Sanat eserinde tezahür etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel görünüş sanılabilir; düşünce ve ruhsal anlamı da kapsar. |
| Hikmetli Anlamı: Bilgili, akıllı, derin anlayışlı. Köken: Ar. hikmet. Eş Anlam: Bilgili, akıllı. Zıt Anlam: Cahil, bilgisiz. Kullanım Örneği: Hikmetli sözleri herkesin dikkatini çekti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve uygulamayı da kapsar. | Tevekkül Anlamı: Allah’a güven, teslimiyet. Köken: Ar. tevekkül. Eş Anlam: Güven, teslimiyet. Zıt Anlam: Kaygı, güvensizlik. Kullanım Örneği: Tevekkül ile hareket etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece pasif bekleyiş sanılabilir; bilinçli ve bilinçli hareketi de kapsar. |
| İkbal Anlamı: Başarı, yükseliş. Köken: Ar. ikbal. Eş Anlam: Başarı, ilerleme. Zıt Anlam: Düşüş, başarısızlık. Kullanım Örneği: Genç mühendisin ikbali parlaktı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi yükseliş sanılabilir; sosyal ve manevi yönü de kapsar. | Haysiyet Anlamı: Onur, saygınlık. Köken: Ar. haysiyet. Eş Anlam: Onur, şeref. Zıt Anlam: Rezillik, aşağılık. Kullanım Örneği: Haysiyetini korudu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece toplum algısı sanılabilir; kişisel ve manevi yönü de kapsar. |
| İtidalli Anlamı: Ölçülü, dengeli. Köken: Ar. itidal. Eş Anlam: Ölçülü, dengeli. Zıt Anlam: Aşırı, dengesiz. Kullanım Örneği: İtidalli davranışı takdir topladı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece davranış sanılabilir; düşünce ve duygu da kapsar. | Teşri Anlamı: Yasama, kural koyma. Köken: Ar. teşri. Eş Anlam: Yasama, kural koyma. Zıt Anlam: Yasaksızlık, serbestlik. Kullanım Örneği: Yeni teşri yürürlüğe girdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi yasa sanılabilir; sosyal ve kültürel etkisi de kapsar. |
| Rıza Anlamı: Onay, kabul. Köken: Ar. rıza. Eş Anlam: Kabul, onay. Zıt Anlam: Red, istememe. Kullanım Örneği: Rızasını verdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | Tevcih Anlamı: Yönlendirme, yerleştirme. Köken: Ar. tevcih. Eş Anlam: Yönlendirme, atama. Zıt Anlam: Yanlış yönlendirme, eksiklik. Kullanım Örneği: Öğrenciler sınıfta tevcih edildi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi atama sanılabilir; sosyal ve stratejik yönlendirmeyi de kapsar. |
| Müddet Anlamı: Zaman dilimi, süre. Köken: Ar. müddet. Eş Anlam: Süre, zaman. Zıt Anlam: Süresizlik, anlık. Kullanım Örneği: Müddet doldu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece tarih sanılabilir; sürecin içeriği ve niteliği de kapsar. | Müteşebbis Anlamı: Girişimci, teşebbüs eden. Köken: Ar. teşebbüs. Eş Anlam: Girişimci, teşebbüs eden. Zıt Anlam: Tembel, pasif. Kullanım Örneği: Müteşebbis kişi yeni iş kurdu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece iş kuran sanılabilir; fikir ve planlı çabayı da kapsar. |
| İkramiye Anlamı: Ekstra ödeme, ödül. Köken: Ar. ikram + -iye. Eş Anlam: Ödül, bonus. Zıt Anlam: Ceza, kesinti. Kullanım Örneği: Yıl sonu ikramiye aldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi sanılabilir; manevi takdir ve ödüller de kapsar. | Mütekabil Anlamı: Karşılıklı, birbirine uygun. Köken: Ar. mütekabil. Eş Anlam: Karşılıklı, denk. Zıt Anlam: Tek taraflı, dengesiz. Kullanım Örneği: Mütekabil anlaşma yapıldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece eşitlik sanılabilir; sosyal ve manevi dengeyi de kapsar. |
| Hikayeci Anlamı: Öykü anlatan kişi. Köken: Ar. hikaye + Türkçe -ci. Eş Anlam: Öykücü, anlatıcı. Zıt Anlam: Sessiz, anlatmayan. Kullanım Örneği: Hikayeci çocukları büyüledi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; yazılı ve sözlü anlatımı da kapsar. | Teşvik Anlamı: Cesaretlendirme, motive etme. Köken: Ar. teşvik. Eş Anlam: Motive etme, destekleme. Zıt Anlam: Engel, caydırma. Kullanım Örneği: Öğrencileri teşvik etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve imkan sağlamak da kapsar. |
| Müteessir Anlamı: Etkilenmiş, üzgün. Köken: Ar. müteessir. Eş Anlam: Üzgün, etkilenmiş. Zıt Anlam: Mutlu, kayıtsız. Kullanım Örneği: Haber karşısında müteessir oldu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece kısa süreli üzüntü sanılabilir; derin duygusal etkiyi de kapsar. | İkna Anlamı: Birini inandırma, razı etme. Köken: Ar. ikna. Eş Anlam: İnandırma, razı etme. Zıt Anlam: Vazgeçirme, caydırma. Kullanım Örneği: Arkadaşını ikna etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve örnek de etkili olabilir. |
| Tevfikli Anlamı: Başarı sağlayan, uygun. Köken: Ar. tevfik. Eş Anlam: Yardımcı, şanslı. Zıt Anlam: Engel, başarısız. Kullanım Örneği: Tevfikli adımlar başarıyı getirdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece şans sanılabilir; plan ve uygun koşullar da etkiler. | İltifatsız Anlamı: Övgü göstermeyen, dikkatsiz. Köken: Ar. iltifat + Türkçe -sız. Eş Anlam: Eleştirel, mesafeli. Zıt Anlam: Övgü dolu, takdirli. Kullanım Örneği: O, iltifatsız bir tavır sergiledi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. |
| Mütehayyir Anlamı: Şaşkın, hayret eden. Köken: Ar. mütehayyir. Eş Anlam: Şaşkın, hayret eden. Zıt Anlam: Bilinçli, sakin. Kullanım Örneği: Mütehayyir bakışlarla durumu izledi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece kısa süreli şaşkınlık sanılabilir; derin duygusal tepkiyi de kapsar. | İrfan Anlamı: Bilgi, hikmet ve anlayış. Köken: Ar. irfan. Eş Anlam: Bilgelik, hikmet. Zıt Anlam: Cahil, bilgisiz. Kullanım Örneği: İrfan sahibi kişiler saygı görür. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece teorik bilgi sanılabilir; pratik yaşam ve uygulamayı da kapsar. |
| Hüsn-ü Zikir Anlamı: Güzel ve doğru hatırlama, övgü. Köken: Ar. hüsn + zikr. Eş Anlam: Anma, övgü. Zıt Anlam: Unutma, yanlış anma. Kullanım Örneği: Hüsn-ü zikir ile sözlerini aktardı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözlü sanılabilir; davranış ve eylemi de kapsar. | Teşebbüs Anlamı: Girişim, deneme. Köken: Ar. teşebbüs. Eş Anlam: Girişim, deneme. Zıt Anlam: Tembellik, pes etme. Kullanım Örneği: Yeni projeye teşebbüs etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece deneme sanılabilir; planlı ve hedefli girişimi de kapsar. |
| Muktedir Anlamı: Güç sahibi, yetkili. Köken: Ar. muktedir. Eş Anlam: Güçlü, yetkili. Zıt Anlam: Zayıf, yetkisiz. Kullanım Örneği: Muktedir kişiler kararları etkiler. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi güç sanılabilir; sosyal ve manevi güç de kapsar. | Rıza Anlamı: Onay, kabul. Köken: Ar. rıza. Eş Anlam: Kabul, onay. Zıt Anlam: Red, istememe. Kullanım Örneği: Rızasını verdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. |
| İcazet Anlamı: Yetki, izin, tasdik. Köken: Ar. icazet. Eş Anlam: Onay, yetki. Zıt Anlam: Red, yasak. Kullanım Örneği: Öğretmen öğrenciye icazet verdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece belge sanılabilir; fiili ve manevi izin de kapsar. | Hikaye Anlamı: Öykü, anlatı. Köken: Ar. hikaye. Eş Anlam: Öykü, anlatı. Zıt Anlam: Gerçek, olay. Kullanım Örneği: Çocuklara hikaye anlattı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yazılı sanılabilir; sözlü ve uygulamalı anlatımı da kapsar. |
| İhtimam Anlamı: Özen, dikkat. Köken: Ar. ihtimam. Eş Anlam: Özen, dikkat. Zıt Anlam: Dikkatsizlik, ihmalkarlık. Kullanım Örneği: Dosyaya büyük ihtimam gösterdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece gözle görülür özen sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | Teşrih Anlamı: Açıklama, çözümleme. Köken: Ar. teşrih. Eş Anlam: Açıklama, çözümleme. Zıt Anlam: Gizleme, saklama. Kullanım Örneği: Metin teşrih edildi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yazılı sanılabilir; sözlü ve görsel açıklamayı da kapsar. |
| Tevazu Anlamı: Alçakgönüllülük, kibirsizlik. Köken: Ar. tevazu. Eş Anlam: Alçakgönüllülük, mütevazılık. Zıt Anlam: Kibir, gurur. Kullanım Örneği: Tevazu ile hareket etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözde sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | İstikamet Anlamı: Doğru yol, yön. Köken: Ar. istikamet. Eş Anlam: Yol, yön. Zıt Anlam: Yanlış yol, sapma. Kullanım Örneği: İstikametinden şaşmadı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel yol sanılabilir; düşünce ve davranış yönünü de kapsar. |
| Meşru Anlamı: Yasal, haklı. Köken: Ar. meşru. Eş Anlam: Yasal, haklı. Zıt Anlam: Gayri meşru, haksız. Kullanım Örneği: Meşru taleplerde bulundu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece hukuki sanılabilir; ahlaki ve sosyal haklılığı da kapsar. | Müreffeh Anlamı: Refah içinde, rahat. Köken: Ar. müreffeh. Eş Anlam: Refah, rahat. Zıt Anlam: Sıkıntılı, fakir. Kullanım Örneği: Müreffeh bir hayat sürdü. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi sanılabilir; manevi ve sosyal refahı da kapsar. |
| İcbar Anlamı: Zorlama, mecburiyet. Köken: Ar. icbar. Eş Anlam: Zorlama, mecburiyet. Zıt Anlam: Serbestlik, gönüllülük. Kullanım Örneği: İcbar altında hareket etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel zorlama sanılabilir; psikolojik ve sosyal zorlamayı da kapsar. | Mukabele Anlamı: Karşılık, cevap. Köken: Ar. mukabele. Eş Anlam: Cevap, karşılık. Zıt Anlam: Tepkisizlik, ilgisizlik. Kullanım Örneği: Onun mukabelesi bekleniyordu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve eylem de kapsar. |
| Sadakat Anlamı: Bağlılık, güven. Köken: Ar. sadakat. Eş Anlam: Bağlılık, vefa. Zıt Anlam: İhanet, nankörlük. Kullanım Örneği: Sadakat örneği gösterdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | İltifat Anlamı: Övgü, nezaket gösterme. Köken: Ar. iltifat. Eş Anlam: Övgü, takdir. Zıt Anlam: Eleştiri, hakaret. Kullanım Örneği: Ona iltifat etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutumu da kapsar. |
| Teşvik Anlamı: Cesaretlendirme, motive etme. Köken: Ar. teşvik. Eş Anlam: Motive etme, destekleme. Zıt Anlam: Engel, caydırma. Kullanım Örneği: Öğrencileri teşvik etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve imkan sağlamak da kapsar. | Müteşekkil Anlamı: Oluşmuş, düzenlenmiş. Köken: Ar. teşekkil. Eş Anlam: Düzenli, oluşmuş. Zıt Anlam: Dağınık, eksik. Kullanım Örneği: Müteşekkil bir ekip kuruldu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi yapı sanılabilir; sosyal ve manevi düzeni de kapsar. |
| İstihdam Anlamı: İşe alma, çalışma. Köken: Ar. istihdam. Eş Anlam: İş, çalışma. Zıt Anlam: İşsizlik, boşluk. Kullanım Örneği: Fabrikada yeni istihdam sağlandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maaşlı iş sanılabilir; gönüllü ve proje bazlı çalışmayı da kapsar. | Mukaddes Anlamı: Kutsal, değerli. Köken: Ar. mukaddes. Eş Anlam: Kutsal, değerli. Zıt Anlam: Kutsal olmayan, adi. Kullanım Örneği: Mukaddes emanet korundu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece dini sanılabilir; manevi ve kültürel değerleri de kapsar. |
| İltihap Anlamı: Hastalık belirtisi, şişlik. Köken: Ar. iltihap. Eş Anlam: Şişlik, hastalık. Zıt Anlam: Sağlık, normal. Kullanım Örneği: Doktor iltihabı tedavi etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel sanılabilir; ruhsal ve sosyal etkisi de kapsar. | Teşkilat Anlamı: Örgüt, yapı. Köken: Ar. teşkilat. Eş Anlam: Örgüt, yapı. Zıt Anlam: Dağınıklık, kargaşa. Kullanım Örneği: Yeni teşkilat kuruldu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi örgüt sanılabilir; sosyal ve manevi yapıyı da kapsar. |
| Müteakip Anlamı: Ardından gelen, sonraki. Köken: Ar. müteakib. Eş Anlam: Sonraki, ardışık. Zıt Anlam: Önceki, önce gelen. Kullanım Örneği: Müteakip adımlar belirlendi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece zamanla sanılabilir; olay ve süreç düzenini de kapsar. | İhtiyat Anlamı: Tedbir, dikkat. Köken: Ar. ihtiyat. Eş Anlam: Tedbir, dikkat. Zıt Anlam: Dikkatsizlik, savurganlık. Kullanım Örneği: İhtiyatla hareket etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece korku sanılabilir; planlı ve bilinçli önlemi de kapsar. |
| Hikmet Anlamı: Bilgelik, akıl. Köken: Ar. hikmet. Eş Anlam: Bilgelik, akıl. Zıt Anlam: Cahil, bilgisizlik. Kullanım Örneği: Hikmetli davranış sergiledi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece bilgi sanılabilir; deneyim ve uygulamayı da kapsar. | Tevcih Anlamı: Yönlendirme, yerleştirme. Köken: Ar. tevcih. Eş Anlam: Yönlendirme, atama. Zıt Anlam: Yanlış yönlendirme, eksiklik. Kullanım Örneği: Öğrenciler sınıfta tevcih edildi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi atama sanılabilir; sosyal ve stratejik yönlendirmeyi de kapsar. |
| İtibar Anlamı: Saygınlık, değer. Köken: Ar. itibar. Eş Anlam: Saygınlık, değer. Zıt Anlam: Rezillik, küçüklük. Kullanım Örneği: İtibarını korudu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece toplum algısı sanılabilir; kişisel ve manevi yönü de kapsar. | Mütehassıs Anlamı: Bir alanda uzman kişi. Köken: Ar. tahassus. Eş Anlam: Uzman, ehil. Zıt Anlam: Acemi, bilgisiz. Kullanım Örneği: Mütehassıs doktor tavsiyesi aldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi unvan sanılabilir; deneyim ve yetkinliği de kapsar. |
| İcbar Anlamı: Zorlama, mecburiyet. Köken: Ar. icbar. Eş Anlam: Zorlama, mecburiyet. Zıt Anlam: Serbestlik, gönüllülük. Kullanım Örneği: İcbar altında hareket etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel zorlama sanılabilir; psikolojik ve sosyal zorlamayı da kapsar. | Mukabele Anlamı: Karşılık, cevap. Köken: Ar. mukabele. Eş Anlam: Cevap, karşılık. Zıt Anlam: Tepkisizlik, ilgisizlik. Kullanım Örneği: Onun mukabelesi bekleniyordu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve eylem de kapsar. |
| Sadakat Anlamı: Bağlılık, güven. Köken: Ar. sadakat. Eş Anlam: Bağlılık, vefa. Zıt Anlam: İhanet, nankörlük. Kullanım Örneği: Sadakat örneği gösterdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | İltifat Anlamı: Övgü, nezaket gösterme. Köken: Ar. iltifat. Eş Anlam: Övgü, takdir. Zıt Anlam: Eleştiri, hakaret. Kullanım Örneği: Ona iltifat etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutumu da kapsar. |
| Teşvik Anlamı: Cesaretlendirme, motive etme. Köken: Ar. teşvik. Eş Anlam: Motive etme, destekleme. Zıt Anlam: Engel, caydırma. Kullanım Örneği: Öğrencileri teşvik etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve imkan sağlamak da kapsar. | Müteşekkil Anlamı: Oluşmuş, düzenlenmiş. Köken: Ar. teşekkil. Eş Anlam: Düzenli, oluşmuş. Zıt Anlam: Dağınık, eksik. Kullanım Örneği: Müteşekkil bir ekip kuruldu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi yapı sanılabilir; sosyal ve manevi düzeni de kapsar. |
| İstihdam Anlamı: İşe alma, çalışma. Köken: Ar. istihdam. Eş Anlam: İş, çalışma. Zıt Anlam: İşsizlik, boşluk. Kullanım Örneği: Fabrikada yeni istihdam sağlandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maaşlı iş sanılabilir; gönüllü ve proje bazlı çalışmayı da kapsar. | Mukaddes Anlamı: Kutsal, değerli. Köken: Ar. mukaddes. Eş Anlam: Kutsal, değerli. Zıt Anlam: Kutsal olmayan, adi. Kullanım Örneği: Mukaddes emanet korundu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece dini sanılabilir; manevi ve kültürel değerleri de kapsar. |
| İltihap Anlamı: Hastalık belirtisi, şişlik. Köken: Ar. iltihap. Eş Anlam: Şişlik, hastalık. Zıt Anlam: Sağlık, normal. Kullanım Örneği: Doktor iltihabı tedavi etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel sanılabilir; ruhsal ve sosyal etkisi de kapsar. | Teşkilat Anlamı: Örgüt, yapı. Köken: Ar. teşkilat. Eş Anlam: Örgüt, yapı. Zıt Anlam: Dağınıklık, kargaşa. Kullanım Örneği: Yeni teşkilat kuruldu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi örgüt sanılabilir; sosyal ve manevi yapıyı da kapsar. |
| İtimat Anlamı: Güven, itibar. Köken: Ar. itimat. Eş Anlam: Güven, inanç. Zıt Anlam: Kuşku, şüphe. Kullanım Örneği: Ona tam itimat etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | Mütefekkir Anlamı: Düşünen, tefekkür eden. Köken: Ar. tefekkür. Eş Anlam: Düşünen, derin düşünen. Zıt Anlam: Düşüncesiz, düşünmeyen. Kullanım Örneği: Mütefekkir bir bakış açısı sundu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve yaşam tarzı da kapsar. |
| Teşebbüs Anlamı: Girişim, deneme. Köken: Ar. teşebbüs. Eş Anlam: Girişim, deneme. Zıt Anlam: Tembellik, pes etme. Kullanım Örneği: Yeni projeye teşebbüs etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece deneme sanılabilir; planlı ve hedefli girişimi de kapsar. | Müteahhit Anlamı: İş üstlenen kişi, yüklenici. Köken: Ar. tahhit. Eş Anlam: Yüklenici, işveren. Zıt Anlam: İş yapmayan, teslim etmeyen. Kullanım Örneği: Müteahhit projeyi tamamladı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece inşaat sanılabilir; her tür proje sorumluluğunu da kapsar. |
| İhtilaf Anlamı: Anlaşmazlık, çekişme. Köken: Ar. ihtilaf. Eş Anlam: Anlaşmazlık, çekişme. Zıt Anlam: Uyum, anlaşma. Kullanım Örneği: İhtilaf hızlıca çözüldü. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece tartışma sanılabilir; hukuki ve sosyal yönleri de kapsar. | Ruhsat Anlamı: İzin, yetki. Köken: Ar. ruhsat. Eş Anlam: İzin, onay. Zıt Anlam: Yasak, engel. Kullanım Örneği: Ruhsat alındı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi belge sanılabilir; uygulama ve kullanım hakkını da kapsar. |
| Mütehassıs Anlamı: Uzman, belli alanda yetkin. Köken: Ar. tahassus. Eş Anlam: Uzman, ehil. Zıt Anlam: Acemi, bilgisiz. Kullanım Örneği: Mütehassıs kişi görüş verdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece diploma sahibi sanılabilir; deneyim ve uygulamayı da kapsar. | Tevfik Anlamı: Başarı, kolaylık sağlama. Köken: Ar. tevfik. Eş Anlam: Başarı, şans. Zıt Anlam: Engel, başarısızlık. Kullanım Örneği: Tevfik ile işi tamamladı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece şans sanılabilir; uygun şart ve çabayı da kapsar. |
| İstişare Anlamı: Danışma, fikir alışverişi. Köken: Ar. istişare. Eş Anlam: Danışma, görüşme. Zıt Anlam: Tek taraflı karar, dayatma. Kullanım Örneği: Konu istişare ile çözüldü. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve karar sürecini de kapsar. | Hüsn-i Kabul Anlamı: Güzel ve uygun karşılama. Köken: Ar. hüsn + kabul. Eş Anlam: Hoş karşılama, memnuniyet. Zıt Anlam: Red, hoşnutsuzluk. Kullanım Örneği: Hüsn-i kabul ile karşılandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve davranış biçimi de kapsar. |
| Mütemadiyen Anlamı: Sürekli, devamlı. Köken: Ar. mütemadi. Eş Anlam: Sürekli, daimi. Zıt Anlam: Aralıklı, geçici. Kullanım Örneği: Mütemadiyen çalıştı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel süreklilik sanılabilir; zihinsel ve duygusal sürekliliği de kapsar. | İcazet Anlamı: Yetki, izin, tasdik. Köken: Ar. icazet. Eş Anlam: Onay, yetki. Zıt Anlam: Red, yasak. Kullanım Örneği: Öğretmen öğrenciye icazet verdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece belge sanılabilir; fiili ve manevi izin de kapsar. |
| Hikaye Anlamı: Öykü, anlatı. Köken: Ar. hikaye. Eş Anlam: Öykü, anlatı. Zıt Anlam: Gerçek, olay. Kullanım Örneği: Çocuklara hikaye anlattı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yazılı sanılabilir; sözlü ve uygulamalı anlatımı da kapsar. | İhtimam Anlamı: Özen, dikkat. Köken: Ar. ihtimam. Eş Anlam: Özen, dikkat. Zıt Anlam: Dikkatsizlik, ihmalkarlık. Kullanım Örneği: Dosyaya büyük ihtimam gösterdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece gözle görülür özen sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. |
| Teşrih Anlamı: Açıklama, çözümleme. Köken: Ar. teşrih. Eş Anlam: Açıklama, çözümleme. Zıt Anlam: Gizleme, saklama. Kullanım Örneği: Metin teşrih edildi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yazılı sanılabilir; sözlü ve görsel açıklamayı da kapsar. | Tevazu Anlamı: Alçakgönüllülük, kibirsizlik. Köken: Ar. tevazu. Eş Anlam: Alçakgönüllülük, mütevazılık. Zıt Anlam: Kibir, gurur. Kullanım Örneği: Tevazu ile hareket etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözde sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. |
| İstikamet Anlamı: Doğru yol, yön. Köken: Ar. istikamet. Eş Anlam: Yol, yön. Zıt Anlam: Yanlış yol, sapma. Kullanım Örneği: İstikametinden şaşmadı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel yol sanılabilir; düşünce ve davranış yönünü de kapsar. | Meşru Anlamı: Yasal, haklı. Köken: Ar. meşru. Eş Anlam: Yasal, haklı. Zıt Anlam: Gayri meşru, haksız. Kullanım Örneği: Meşru taleplerde bulundu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece hukuki sanılabilir; ahlaki ve sosyal haklılığı da kapsar. |
| Müreffeh Anlamı: Refah içinde, rahat. Köken: Ar. müreffeh. Eş Anlam: Refah, rahat. Zıt Anlam: Sıkıntılı, fakir. Kullanım Örneği: Müreffeh bir hayat sürdü. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi sanılabilir; manevi ve sosyal refahı da kapsar. | İcbar Anlamı: Zorlama, mecburiyet. Köken: Ar. icbar. Eş Anlam: Zorlama, mecburiyet. Zıt Anlam: Serbestlik, gönüllülük. Kullanım Örneği: İcbar altında hareket etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel zorlama sanılabilir; psikolojik ve sosyal zorlamayı da kapsar. |
| Mukabele Anlamı: Karşılık, cevap. Köken: Ar. mukabele. Eş Anlam: Cevap, karşılık. Zıt Anlam: Tepkisizlik, ilgisizlik. Kullanım Örneği: Onun mukabelesi bekleniyordu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve eylem de kapsar. | Sadakat Anlamı: Bağlılık, güven. Köken: Ar. sadakat. Eş Anlam: Bağlılık, vefa. Zıt Anlam: İhanet, nankörlük. Kullanım Örneği: Sadakat örneği gösterdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. |
| İltifat Anlamı: Övgü, nezaket gösterme. Köken: Ar. iltifat. Eş Anlam: Övgü, takdir. Zıt Anlam: Eleştiri, hakaret. Kullanım Örneği: Ona iltifat etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutumu da kapsar. | Teşvik Anlamı: Cesaretlendirme, motive etme. Köken: Ar. teşvik. Eş Anlam: Motive etme, destekleme. Zıt Anlam: Engel, caydırma. Kullanım Örneği: Öğrencileri teşvik etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve imkan sağlamak da kapsar. |
| Müteşekkil Anlamı: Oluşmuş, düzenlenmiş. Köken: Ar. teşekkil. Eş Anlam: Düzenli, oluşmuş. Zıt Anlam: Dağınık, eksik. Kullanım Örneği: Müteşekkil bir ekip kuruldu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi yapı sanılabilir; sosyal ve manevi düzeni de kapsar. | İstihdam Anlamı: İşe alma, çalışma. Köken: Ar. istihdam. Eş Anlam: İş, çalışma. Zıt Anlam: İşsizlik, boşluk. Kullanım Örneği: Fabrikada yeni istihdam sağlandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maaşlı iş sanılabilir; gönüllü ve proje bazlı çalışmayı da kapsar. |
| Mukaddes Anlamı: Kutsal, değerli. Köken: Ar. mukaddes. Eş Anlam: Kutsal, değerli. Zıt Anlam: Kutsal olmayan, adi. Kullanım Örneği: Mukaddes emanet korundu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece dini sanılabilir; manevi ve kültürel değerleri de kapsar. | İltihap Anlamı: Hastalık belirtisi, şişlik. Köken: Ar. iltihap. Eş Anlam: Şişlik, hastalık. Zıt Anlam: Sağlık, normal. Kullanım Örneği: Doktor iltihabı tedavi etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel sanılabilir; ruhsal ve sosyal etkisi de kapsar. |
| Teşkilat Anlamı: Örgüt, yapı. Köken: Ar. teşkilat. Eş Anlam: Örgüt, yapı. Zıt Anlam: Dağınıklık, kargaşa. Kullanım Örneği: Yeni teşkilat kuruldu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi örgüt sanılabilir; sosyal ve manevi yapıyı da kapsar. | İtimat Anlamı: Güven, itibar. Köken: Ar. itimat. Eş Anlam: Güven, inanç. Zıt Anlam: Kuşku, şüphe. Kullanım Örneği: Ona tam itimat etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. |
| Nefret Anlamı: Şiddetli hoşlanmama, düşmanlık. Köken: Ar. nefret. Eş Anlam: Düşmanlık, antipati. Zıt Anlam: Sevgi, hoşgörü. Kullanım Örneği: Onun yaptıklarına karşı nefret besledi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözde sanılabilir; davranış ve tutumu da kapsar. | Hürmet Anlamı: Saygı, itibar. Köken: Ar. hürmet. Eş Anlam: Saygı, ihtiram. Zıt Anlam: Küçümseme, aşağılama. Kullanım Örneği: Ona büyük hürmet gösterdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. |
| Tezat Anlamı: Zıtlık, karşıtlık. Köken: Ar. tezat. Eş Anlam: Karşıtlık, çelişki. Zıt Anlam: Uyumluluk, ahenk. Kullanım Örneği: Söyledikleri tezat oluşturuyordu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fikir sanılabilir; davranış ve olayları da kapsar. | Mütemadiyen Anlamı: Sürekli, devamlı. Köken: Ar. mütemadi. Eş Anlam: Sürekli, aralıksız. Zıt Anlam: Geçici, aralıklı. Kullanım Örneği: Mütemadiyen çalıştı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel süreklilik sanılabilir; zihinsel ve duygusal sürekliliği de kapsar. |
| İcazet Anlamı: Yetki, izin, tasdik. Köken: Ar. icazet. Eş Anlam: Onay, yetki. Zıt Anlam: Red, yasak. Kullanım Örneği: Öğretmen öğrenciye icazet verdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece belge sanılabilir; fiili ve manevi izin de kapsar. | Hikaye Anlamı: Öykü, anlatı. Köken: Ar. hikaye. Eş Anlam: Öykü, anlatı. Zıt Anlam: Gerçek, olay. Kullanım Örneği: Çocuklara hikaye anlattı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yazılı sanılabilir; sözlü ve uygulamalı anlatımı da kapsar. |
| İhtimam Anlamı: Özen, dikkat. Köken: Ar. ihtimam. Eş Anlam: Özen, dikkat. Zıt Anlam: Dikkatsizlik, ihmalkarlık. Kullanım Örneği: Dosyaya büyük ihtimam gösterdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece gözle görülür özen sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | Teşrih Anlamı: Açıklama, çözümleme. Köken: Ar. teşrih. Eş Anlam: Açıklama, çözümleme. Zıt Anlam: Gizleme, saklama. Kullanım Örneği: Metin teşrih edildi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yazılı sanılabilir; sözlü ve görsel açıklamayı da kapsar. |
| Tevazu Anlamı: Alçakgönüllülük, kibirsizlik. Köken: Ar. tevazu. Eş Anlam: Alçakgönüllülük, mütevazılık. Zıt Anlam: Kibir, gurur. Kullanım Örneği: Tevazu ile hareket etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece sözde sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | İstikamet Anlamı: Doğru yol, yön. Köken: Ar. istikamet. Eş Anlam: Yol, yön. Zıt Anlam: Yanlış yol, sapma. Kullanım Örneği: İstikametinden şaşmadı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel yol sanılabilir; düşünce ve davranış yönünü de kapsar. |
| Meşru Anlamı: Yasal, haklı. Köken: Ar. meşru. Eş Anlam: Yasal, haklı. Zıt Anlam: Gayri meşru, haksız. Kullanım Örneği: Meşru taleplerde bulundu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece hukuki sanılabilir; ahlaki ve sosyal haklılığı da kapsar. | Müreffeh Anlamı: Refah içinde, rahat. Köken: Ar. müreffeh. Eş Anlam: Refah, rahat. Zıt Anlam: Sıkıntılı, fakir. Kullanım Örneği: Müreffeh bir hayat sürdü. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maddi sanılabilir; manevi ve sosyal refahı da kapsar. |
| İcbar Anlamı: Zorlama, mecburiyet. Köken: Ar. icbar. Eş Anlam: Zorlama, mecburiyet. Zıt Anlam: Serbestlik, gönüllülük. Kullanım Örneği: İcbar altında hareket etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel zorlama sanılabilir; psikolojik ve sosyal zorlamayı da kapsar. | Mukabele Anlamı: Karşılık, cevap. Köken: Ar. mukabele. Eş Anlam: Cevap, karşılık. Zıt Anlam: Tepkisizlik, ilgisizlik. Kullanım Örneği: Onun mukabelesi bekleniyordu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve eylem de kapsar. |
| Sadakat Anlamı: Bağlılık, güven. Köken: Ar. sadakat. Eş Anlam: Bağlılık, vefa. Zıt Anlam: İhanet, nankörlük. Kullanım Örneği: Sadakat örneği gösterdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | İltifat Anlamı: Övgü, nezaket gösterme. Köken: Ar. iltifat. Eş Anlam: Övgü, takdir. Zıt Anlam: Eleştiri, hakaret. Kullanım Örneği: Ona iltifat etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutumu da kapsar. |
| Teşvik Anlamı: Cesaretlendirme, motive etme. Köken: Ar. teşvik. Eş Anlam: Motive etme, destekleme. Zıt Anlam: Engel, caydırma. Kullanım Örneği: Öğrencileri teşvik etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve imkan sağlamak da kapsar. | Müteşekkil Anlamı: Oluşmuş, düzenlenmiş. Köken: Ar. teşekkil. Eş Anlam: Düzenli, oluşmuş. Zıt Anlam: Dağınık, eksik. Kullanım Örneği: Müteşekkil bir ekip kuruldu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi yapı sanılabilir; sosyal ve manevi düzeni de kapsar. |
| İstihdam Anlamı: İşe alma, çalışma. Köken: Ar. istihdam. Eş Anlam: İş, çalışma. Zıt Anlam: İşsizlik, boşluk. Kullanım Örneği: Fabrikada yeni istihdam sağlandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece maaşlı iş sanılabilir; gönüllü ve proje bazlı çalışmayı da kapsar. | Mukaddes Anlamı: Kutsal, değerli. Köken: Ar. mukaddes. Eş Anlam: Kutsal, değerli. Zıt Anlam: Kutsal olmayan, adi. Kullanım Örneği: Mukaddes emanet korundu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece dini sanılabilir; manevi ve kültürel değerleri de kapsar. |
| İltihap Anlamı: Hastalık belirtisi, şişlik. Köken: Ar. iltihap. Eş Anlam: Şişlik, hastalık. Zıt Anlam: Sağlık, normal. Kullanım Örneği: Doktor iltihabı tedavi etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel sanılabilir; ruhsal ve sosyal etkisi de kapsar. | Teşkilat Anlamı: Örgüt, yapı. Köken: Ar. teşkilat. Eş Anlam: Örgüt, yapı. Zıt Anlam: Dağınıklık, kargaşa. Kullanım Örneği: Yeni teşkilat kuruldu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi örgüt sanılabilir; sosyal ve manevi yapıyı da kapsar. |
| İtimat Anlamı: Güven, itibar. Köken: Ar. itimat. Eş Anlam: Güven, inanç. Zıt Anlam: Kuşku, şüphe. Kullanım Örneği: Ona tam itimat etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. | Mütefekkir Anlamı: Düşünen, tefekkür eden. Köken: Ar. tefekkür. Eş Anlam: Düşünen, derin düşünen. Zıt Anlam: Düşüncesiz, düşünmeyen. Kullanım Örneği: Mütefekkir bir bakış açısı sundu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve yaşam tarzı da kapsar. |
| Teşebbüs Anlamı: Girişim, deneme. Köken: Ar. teşebbüs. Eş Anlam: Girişim, deneme. Zıt Anlam: Tembellik, pes etme. Kullanım Örneği: Yeni projeye teşebbüs etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece deneme sanılabilir; planlı ve hedefli girişimi de kapsar. | Müteahhit Anlamı: İş üstlenen kişi, yüklenici. Köken: Ar. tahhit. Eş Anlam: Yüklenici, işveren. Zıt Anlam: İş yapmayan, teslim etmeyen. Kullanım Örneği: Müteahhit projeyi tamamladı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece inşaat sanılabilir; her tür proje sorumluluğunu da kapsar. |
| İhtilaf Anlamı: Anlaşmazlık, çekişme. Köken: Ar. ihtilaf. Eş Anlam: Anlaşmazlık, çekişme. Zıt Anlam: Uyum, anlaşma. Kullanım Örneği: İhtilaf hızlıca çözüldü. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece tartışma sanılabilir; hukuki ve sosyal yönleri de kapsar. | Ruhsat Anlamı: İzin, yetki. Köken: Ar. ruhsat. Eş Anlam: İzin, onay. Zıt Anlam: Yasak, engel. Kullanım Örneği: Ruhsat alındı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi belge sanılabilir; uygulama ve kullanım hakkını da kapsar. |
| Mütehassıs Anlamı: Uzman, belli alanda yetkin. Köken: Ar. tahassus. Eş Anlam: Uzman, ehil. Zıt Anlam: Acemi, bilgisiz. Kullanım Örneği: Mütehassıs kişi görüş verdi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece diploma sahibi sanılabilir; deneyim ve uygulamayı da kapsar. | Tevfik Anlamı: Başarı, kolaylık sağlama. Köken: Ar. tevfik. Eş Anlam: Başarı, şans. Zıt Anlam: Engel, başarısızlık. Kullanım Örneği: Tevfik ile işi tamamladı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece şans sanılabilir; uygun şart ve çabayı da kapsar. |
| İstişare Anlamı: Danışma, fikir alışverişi. Köken: Ar. istişare. Eş Anlam: Danışma, görüşme. Zıt Anlam: Tek taraflı karar, dayatma. Kullanım Örneği: Konu istişare ile çözüldü. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve karar sürecini de kapsar. | Hüsn-i Kabul Anlamı: Güzel ve uygun karşılama. Köken: Ar. hüsn + kabul. Eş Anlam: Hoş karşılama, memnuniyet. Zıt Anlam: Red, hoşnutsuzluk. Kullanım Örneği: Hüsn-i kabul ile karşılandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve davranış biçimi de kapsar. |
| İtibar Anlamı: Saygınlık, değer. Köken: Ar. itibar. Eş Anlam: Saygınlık, değer. Zıt Anlam: Rezillik, küçüklük. Kullanım Örneği: İtibarını korudu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece toplum algısı sanılabilir; kişisel ve manevi yönü de kapsar. | Müteakip Anlamı: Ardından gelen, sonraki. Köken: Ar. müteakib. Eş Anlam: Sonraki, ardışık. Zıt Anlam: Önceki, önce gelen. Kullanım Örneği: Müteakip adımlar belirlendi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece zamanla sanılabilir; olay ve süreç düzenini de kapsar. |
| İhtiyat Anlamı: Tedbir, dikkat. Köken: Ar. ihtiyat. Eş Anlam: Tedbir, dikkat. Zıt Anlam: Dikkatsizlik, savurganlık. Kullanım Örneği: İhtiyatla hareket etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece korku sanılabilir; planlı ve bilinçli önlemi de kapsar. | Hikmet Anlamı: Bilgelik, akıl. Köken: Ar. hikmet. Eş Anlam: Bilgelik, akıl. Zıt Anlam: Cahil, bilgisizlik. Kullanım Örneği: Hikmetli davranış sergiledi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece bilgi sanılabilir; deneyim ve uygulamayı da kapsar. |
| Müteessir Anlamı: Üzgün, üzüntü duyan. Köken: Ar. teessüf. Eş Anlam: Üzgün, kederli. Zıt Anlam: Mutlu, neşeli. Kullanım Örneği: Müteessir bir şekilde durumu karşıladı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve yüz ifadesini de kapsar. | İnkılap Anlamı: Değişim, yenilik. Köken: Ar. inkılap. Eş Anlam: Değişim, yenilik. Zıt Anlam: Statüko, durağanlık. Kullanım Örneği: Toplumda büyük inkılap gerçekleşti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece siyasi sanılabilir; sosyal ve kültürel yönleri de kapsar. |
| Teşrif Anlamı: Katılım, geliş. Köken: Ar. teşrif. Eş Anlam: Katılım, geliş. Zıt Anlam: Yokluk, gitmeme. Kullanım Örneği: Misafir teşrif etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel geliş sanılabilir; manevi ve sosyal yönü de kapsar. | İstikrar Anlamı: Sabitlik, devamlılık. Köken: Ar. istikrar. Eş Anlam: Devamlılık, denge. Zıt Anlam: Dalgalanma, değişkenlik. Kullanım Örneği: Ekonomide istikrar sağlandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece mali sanılabilir; sosyal ve psikolojik dengeyi de kapsar. |
| Müteakiben Anlamı: Ardından, sonrasında. Köken: Ar. müteakib. Eş Anlam: Sonrasında, ardışık. Zıt Anlam: Öncesinde, önceki. Kullanım Örneği: Toplantı müteakiben karar alındı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece zamanla sanılabilir; olay ve sonuç ilişkisini de kapsar. | İkram Anlamı: Sunma, hediye verme. Köken: Ar. ikram. Eş Anlam: Hediye, sunum. Zıt Anlam: Ret, almama. Kullanım Örneği: Misafirlere ikramda bulundu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yiyecek sanılabilir; davranış ve nezaketi de kapsar. |
| İcazetname Anlamı: Resmi izin belgesi. Köken: Ar. icazet. Eş Anlam: Yetki belgesi, izin. Zıt Anlam: Yasak, engel. Kullanım Örneği: Öğrenci icazetname aldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece kağıt sanılabilir; fiili ve manevi izin de kapsar. | Müteharrik Anlamı: Hareket eden, canlı. Köken: Ar. harik. Eş Anlam: Hareketli, canlı. Zıt Anlam: Durgun, hareketsiz. Kullanım Örneği: Müteharrik bir grup insan gözlendi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel sanılabilir; zihinsel ve duygusal hareketi de kapsar. |
| İstişrak Anlamı: Ortaklık, paydaşlık. Köken: Ar. istişrak. Eş Anlam: Ortaklık, paylaşım. Zıt Anlam: Tek taraflı, münferit. Kullanım Örneği: Projede istişrak sağlandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece ticari sanılabilir; sosyal ve kültürel paydaşlığı da kapsar. | Hüsn-i Zann Anlamı: İyi niyet, olumlu düşünce. Köken: Ar. hüsn + zann. Eş Anlam: İyi niyet, olumlu düşünce. Zıt Anlam: Kötü niyet, kuşku. Kullanım Örneği: Hüsn-i zann ile yaklaştı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutum da kapsar. |
| Tevekkül Anlamı: Allah’a güven, teslimiyet. Köken: Ar. tevekkül. Eş Anlam: Güven, teslimiyet. Zıt Anlam: Şüphe, kuşku. Kullanım Örneği: Tevekkül ederek bekledi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece dini sanılabilir; manevi ve psikolojik güveni de kapsar. | İntikal Anlamı: Geçiş, aktarım. Köken: Ar. intikal. Eş Anlam: Geçiş, aktarım. Zıt Anlam: Durma, sabitlik. Kullanım Örneği: Miras intikal etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel sanılabilir; hak ve sorumluluk aktarımını da kapsar. |
| Mütehammil Anlamı: Katlanan, dayanıklı. Köken: Ar. tahammül. Eş Anlam: Dayanıklı, sabırlı. Zıt Anlam: Tahammülsüz, sabırsız. Kullanım Örneği: Mütehammil bir şekilde sıkıntıya katlandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel sanılabilir; psikolojik ve duygusal dayanıklılığı da kapsar. | İftihar Anlamı: Gurur duyma, övünme. Köken: Ar. iftihar. Eş Anlam: Gurur, övünme. Zıt Anlam: Utanç, mahcubiyet. Kullanım Örneği: Başarılarıyla iftihar etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutumu da kapsar. |
| İstiklal Anlamı: Bağımsızlık, özgürlük. Köken: Ar. istiklal. Eş Anlam: Özgürlük, bağımsızlık. Zıt Anlam: Bağımlılık, esaret. Kullanım Örneği: Ülke istiklalini korudu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece siyasi sanılabilir; sosyal ve bireysel yönleri de kapsar. | Müteşebbis Anlamı: Girişimci, yenilikçi. Köken: Ar. teşebbüs. Eş Anlam: Girişimci, öncü. Zıt Anlam: Tembel, pasif. Kullanım Örneği: Müteşebbis yeni projeler başlattı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece iş sanılabilir; sosyal ve kültürel projeleri de kapsar. |
| Tevhid Anlamı: Birlik, bütünlük. Köken: Ar. tevhid. Eş Anlam: Birlik, bütünlük. Zıt Anlam: Ayrılık, parçalanma. Kullanım Örneği: Topluluk içinde tevhid sağlandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece dini sanılabilir; sosyal ve manevi birlikleri de kapsar. | İntibak Anlamı: Uyum sağlama, alışma. Köken: Ar. intibak. Eş Anlam: Uyum, adaptasyon. Zıt Anlam: Uyumsuzluk, direnç. Kullanım Örneği: Yeni sisteme intibak etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel uyum sanılabilir; sosyal ve zihinsel uyumu da kapsar. |
| Müteakip Anlamı: Ardından gelen, sonraki. Köken: Ar. müteakib. Eş Anlam: Sonraki, ardışık. Zıt Anlam: Önceki, önce gelen. Kullanım Örneği: Müteakip toplantılar planlandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece zamanla sanılabilir; olay ve süreç ilişkisini de kapsar. | İlzam Anlamı: Zorunluluk, yükleme. Köken: Ar. ilzam. Eş Anlam: Mecburiyet, yükleme. Zıt Anlam: Serbestlik, muafiyet. Kullanım Örneği: İcra ilzam edildi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece hukuki sanılabilir; sosyal ve ahlaki yükümlülüğü de kapsar. |
| Müteferrik Anlamı: Dağınık, parçalı. Köken: Ar. teferrük. Eş Anlam: Dağınık, ayrı ayrı. Zıt Anlam: Toplu, birleşik. Kullanım Örneği: Müteferrik belgeler toplandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel sanılabilir; düşünce ve planlamadaki parçalanmayı da kapsar. | İstikbal Anlamı: Gelecek, ileriki zaman. Köken: Ar. istikbal. Eş Anlam: Gelecek, ileriki dönem. Zıt Anlam: Geçmiş, geçmiş dönem. Kullanım Örneği: İstikbal için planlar yapıldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece zaman sanılabilir; fırsat ve olasılık yönlerini de kapsar. |
| Tevzi Anlamı: Dağıtma, paylaştırma. Köken: Ar. tevzi. Eş Anlam: Dağıtma, paylaştırma. Zıt Anlam: Toplama, biriktirme. Kullanım Örneği: Kaynaklar tevzi edildi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel sanılabilir; hak ve sorumluluk dağıtımını da kapsar. | İstihlak Anlamı: Tüketim, yeme içme. Köken: Ar. istihlak. Eş Anlam: Tüketim, kullanma. Zıt Anlam: Biriktirme, tasarruf. Kullanım Örneği: Kaynakların istihlaki arttı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yemek sanılabilir; genel kullanım ve tüketimi de kapsar. |
| Müteassir Anlamı: Üzgün, etkilenmiş. Köken: Ar. teessür. Eş Anlam: Üzgün, sarsılmış. Zıt Anlam: Etkisiz, kayıtsız. Kullanım Örneği: Müteassir bir şekilde haberi karşıladı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve ruh hali de kapsar. | İltizam Anlamı: Sözleşme, sorumluluk üstlenme. Köken: Ar. iltizam. Eş Anlam: Sözleşme, taahhüt. Zıt Anlam: Red, vazgeçme. Kullanım Örneği: Vergi iltizamı yapıldı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece hukuki sanılabilir; fiili ve manevi sorumluluğu da kapsar. |
| Hüsn-ü Ziyafet Anlamı: Güzel ve düzenli ikram, ağırlama. Köken: Ar. hüsn + ziyafet. Eş Anlam: İkram, hoş karşılama. Zıt Anlam: Kaba davranış, ilgisizlik. Kullanım Örneği: Hüsn-ü ziyafet ile misafir ağırlandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yiyecek sanılabilir; davranış ve nezaketi de kapsar. | Tevcih Anlamı: Tercih etme, uygun görme. Köken: Ar. tevcih. Eş Anlam: Tercih, seçme. Zıt Anlam: Ret, reddetme. Kullanım Örneği: Tevcih edilen aday başarılı oldu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve karar sürecini de kapsar. |
| İstiaze Anlamı: Korunma, yardım isteme. Köken: Ar. istiade. Eş Anlam: Yardım isteme, korunma. Zıt Anlam: Yalnız kalma, savunmasızlık. Kullanım Örneği: Zor durumda istiaze etti. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve eylemi de kapsar. | Mütebessim Anlamı: Gülümseyen, neşeli. Köken: Ar. tebessüm. Eş Anlam: Gülümseyen, neşeli. Zıt Anlam: Somurtkan, mutsuz. Kullanım Örneği: Mütebessim bir yüzle karşılandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece yüz ifadesi sanılabilir; ruh hali ve davranışı da kapsar. |
| İcbarî Anlamı: Zorlayıcı, mecburi. Köken: Ar. icbar. Eş Anlam: Mecburî, zorlayıcı. Zıt Anlam: Gönüllü, serbest. Kullanım Örneği: İcbarî kurallar uygulandı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece fiziksel sanılabilir; zihinsel ve sosyal zorlamayı da kapsar. | Hikemî Anlamı: Bilgelik dolu, akıllıca. Köken: Ar. hikem. Eş Anlam: Bilge, akıllıca. Zıt Anlam: Cahil, düşüncesiz. Kullanım Örneği: Hikemî kararlar alındı. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece söz sanılabilir; davranış ve tutumu da kapsar. |
| İcazetli Anlamı: Yetkili, izinli. Köken: Ar. icazet. Eş Anlam: Yetkili, izinli. Zıt Anlam: Yetkisiz, izinsiz. Kullanım Örneği: İcazetli kişi konuştu. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece resmi sanılabilir; fiili ve manevi yetkiyi de kapsar. | Müteakip Anlamı: Sonraki, ardından gelen. Köken: Ar. müteakib. Eş Anlam: Sonraki, ardışık. Zıt Anlam: Önceki, önce gelen. Kullanım Örneği: Müteakip adımlar belirlendi. Yanlış Bilinen Anlam: Sadece zamanla sanılabilir; olay ve süreç ilişkisini de kapsar. |
İstihdam ne demek, Mukaddes ne demek, İltihap ne demek, Teşkilat ne demek, İtimat ne demek, Mütefekkir ne demek, Teşebbüs ne demek, Müteahhit ne demek, İhtilaf ne demek, Ruhsat ne demek, Mütehassıs ne demek, Tevfik ne demek, İstişare ne demek, Hüsn-i Kabul ne demek, İtibar ne demek, Müteakip ne demek, İhtiyat ne demek, Hikmet ne demek, Müteessir ne demek, İnkılap ne demek, Teşrif ne demek, İstikrar ne demek, Müteakiben ne demek, İkram ne demek, İcazetname ne demek, Müteharrik ne demek, İstişrak ne demek, Hüsn-i Zann ne demek, Tevekkül ne demek, İntikal ne demek, Mütehammil ne demek, İftihar ne demek, İstiklal ne demek, Müteşebbis ne demek, Tevhid ne demek, İntibak ne demek, Müteakip ne demek, İcbarî ne demek, Hikemî ne demek, İcazetli ne demek, Müteakip ne demek, Müteessir ne demek, İnkılap ne demek, Teşrif ne demek, İstikrar ne demek, Müteakiben ne demek, İkram ne demek, İcazetname ne demek, Müteharrik ne demek, İstişrak ne demek, Hüsn-i Zann ne demek, Tevekkül ne demek, İntikal ne demek, Mütehammil ne demek, İftihar ne demek, İstiklal ne demek, Müteşebbis ne demek, Tevhid ne demek, İntibak ne demek, Müteakip ne demek, İstihdam ne demek, Mukaddes ne demek, İltihap ne demek, Teşkilat ne demek, İtimat ne demek, Mütefekkir ne demek, Teşebbüs ne demek, Müteahhit ne demek, İhtilaf ne demek, Ruhsat ne demek, Mütehassıs ne demek, Tevfik ne demek, İstişare ne demek, Hüsn-i Kabul ne demek, İtibar ne demek, Müteakip ne demek, İhtiyat ne demek, Hikmet ne demek, Müteessir ne demek, İnkılap ne demek, Teşrif ne demek, İstikrar ne demek, Müteakiben ne demek, İkram ne demek, İcazetname ne demek, Müteharrik ne demek, İstişrak ne demek, Hüsn-i Zann ne demek, Tevekkül ne demek, İntikal ne demek, Mütehammil ne demek, İftihar ne demek, İstiklal ne demek, Müteşebbis ne demek, Tevhid ne demek, İntibak ne demek, Müteakip ne demek, İcbarî ne demek, Hikemî ne demek, İcazetli ne demek, Müteakip ne demek, Müteessir ne demek, İnkılap ne demek, Teşrif ne demek, İstikrar ne demek, Müteakiben ne demek, İkram ne demek, İcazetname ne demek, Müteharrik ne demek, İstişrak ne demek, Hüsn-i Zann ne demek, Tevekkül ne demek, İntikal ne demek, Mütehammil ne demek, İftihar ne demek, İstiklal ne demek, Müteşebbis ne demek, Tevhid ne demek, İntibak ne demek, Müteakip ne demek, İstihdam ne demek, Mukaddes ne demek, İltihap ne demek, Teşkilat ne demek, İtimat ne demek, Mütefekkir ne demek, Teşebbüs ne demek, Müteahhit ne demek, İhtilaf ne demek, Ruhsat ne demek, Mütehassıs ne demek, Tevfik ne demek, İstişare ne demek, Hüsn-i Kabul ne demek, İtibar ne demek, Müteakip ne demek, İhtiyat ne demek, Hikmet ne demek, Müteessir ne demek, İnkılap ne demek, Teşrif ne demek, İstikrar ne demek, Müteakiben ne demek, İkram ne demek, İcazetname ne demek, Müteharrik ne demek, İstişrak ne demek, Hüsn-i Zann ne demek, Tevekkül ne demek, İntikal ne demek, Mütehammil ne demek, İftihar ne demek, İstiklal ne demek, Müteşebbis ne demek, Tevhid ne demek, İntibak ne demek, Müteakip ne demek, İcbarî ne demek, Hikemî ne demek, İcazetli ne demek, Müteakip ne demek, Müteessir ne demek, İnkılap ne demek, Teşrif ne demek, İstikrar ne demek, Müteakiben ne demek, İkram ne demek, İcazetname ne demek, Müteharrik ne demek, İstişrak ne demek, Hüsn-i Zann ne demek, Tevekkül ne demek, İntikal ne demek, Mütehammil ne demek, İftihar ne demek, İstiklal ne demek, Müteşebbis ne demek, Tevhid ne demek, İntibak ne demek.
